Примери за използване на Evini на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Poflayacağım… ve evini yerle bir edeceğim!
Şimdi Micheal Jacksonın evini aldı.
Giysilerinin parasını verdim. Arabasını, evini ona ben tuttum.
Kral, Tanrının evini bir Roma tapınağına mı çevirecek?
Babamın evini terkettim ve eğer benimle gelmezsen geri dönmeyeceğim.
Yaşlı kadının evini sattılar mı, yani?
Evini ara, söyle birisi sana fotoğraflı bir kimlik yollasın.
Maviye evini doğum günü partisinden sonra vermeye karar verdim.
Реших да дам къщичката на синята на партито за рождения й ден по-късно.Peter Salterle beraber olan kız bir Alman yoldaşının evini kullanıyor.
Solunuzda, sokağın karşısında Jack Bennynin evini göreceksiniz.
Отляво ще видите имението на Джак Бени.Yalnızca birkaç günlüğüne, kendi evini bulana kadar.
Само за няколко дни, докато си намери квартира.Evini bozmak istemeyen bir koca gibi davrandım.
Държах се като съпруг, който не иска домът му да бъде разбит.Diğer çalışanların evini de dinlememiz gerekir ml?
Ülke genelinde, her iki Bosnalıdan birisi evini terk etmeye zorlandı.
В цялата страна, всеки втори босненец е принуден да напусне своя дом.Ölü bir kızın evini aramayı tercih ederim.''.
Бих предпочел да преровя жилището на едно мъртво момиче.Evini aramak istiyordu.
Искаше да се обади вкъщи.onun evini yaktın.
разстроихте се и подпалихте апартамента му.İlk okulda yaptığın kuş evini hatırlıyorum.
Помня къщичката за птици, която направи. Още като беше в училище.Kurbanların evini aramaları 24 saat gecikti. 24 saat!
Lara ve Martynin evini aradınız. Mesajınızı bırakın.
Тук е домът на Лора и Марти, моля оставете съобщение.
