GITTIKÇE - превод на Български

все
hep
giderek
sürekli
hala
gittikçe
her
de
ama
yine
sanki
постепенно
yavaş yavaş
giderek
kademeli olarak
gittikçe
zamanla
gitgide
tedricen
aşamalı
adım adım
günbegün
стана
olur
oldu
dönüştü
haline geldi
kalktı
става
oluyorum
kalkıyorum
kalkarım
giriyorum
olurum
kalktım
olduğumu
gittikçe
bir oluyorum
стават
oluyorum
kalkıyorum
kalkarım
giriyorum
olurum
kalktım
olduğumu
gittikçe
bir oluyorum
ставаш
oluyorum
kalkıyorum
kalkarım
giriyorum
olurum
kalktım
olduğumu
gittikçe
bir oluyorum
ставам
oluyorum
kalkıyorum
kalkarım
giriyorum
olurum
kalktım
olduğumu
gittikçe
bir oluyorum
експоненциално
katlanarak
üssel olarak
gittikçe

Примери за използване на Gittikçe на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Ama gittikçe iyiye gidiyorum.
Но ставам по-добра.
Ağrı gittikçe azalır.
Болките постепенно намаляват.
Bana mı öyle geliyor yoksa ofis gittikçe karanlıklaşıyor mu?
На мен ли ми се струва или офиса става по-тъмен?
Howard. Bu dava gittikçe büyüyor.
Хауърд, случаят стана голям.
Gittikçe benim kadar çalışkan oluyorsun!
Ставаш трудолюбива като мен!
İşler gittikçe tuhaflaşıyor.
Нещата стават странни.
Gittikçe senden daha kötü oluyorum.
Ставам по-лоша и от теб.
Gittikçe zayıflıyor bedeni.
Тялото постепенно отслабва.
Öncesinde depresyonda olduğumu düşünürsen…- Gittikçe garipleşiyor.
Ако си мислиш, че преди съм била депресирана… става по-странно.
Demet( Sanem) gittikçe güzelleşiyor.
Клуцохор” стана по-красив.
Gittikçe ağırlaşıyorsun.
Ставаш тежка.
Masallar gittikçe güçleniyor.
Приказките стават по-силни.
Galiba gittikçe daha iyi biri oluyorum.
Мисля че ставам по-добър човек.
Tehlike gittikçe yaklaşıyordu.
Опасността постепенно се доближава.
Görünüşe göre, madende derinlere gittikçe durum daha da kötüleşiyor.
И както изглежда, става по-зле колкото по-на дълбоко се спускаш в мината.
Gittikçe daha iyi oluyorsun. Pes etme.
Ставаш по-добра, не се отказвай.
İşler gittikçe garipleşiyor.
Нещата стават странни.
Gittikçe iyiye gidiyor.
Ставам по-добър.
Gittikçe zayıflıyorsun.
Постепенно отслабваш.
Emekwinin küçük oglunu alan kilisedeki seytandi ve gittikçe güçleniyor.
Злият дух от Вашата църква. Той отне и по-малкия син на Емекуи. И става по-силен.
Резултати: 863, Време: 0.0804

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български