Примери за използване на Ikna на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Onu ikna et o zaman. 10 milyon dolar için bu kadarını yapabilir.
Jimmy seni oynamaya ikna ettiğim için çok kötü hissediyorum.
Eğer Merci ikna edersem işe geri döner misin?
Ben de ona hayatıma bile mâl olsa aşık olabileceğine ikna edeceğim.
Hangi şefkatli insan seni bana bunu yapmaya ikna eder?
Ama onu bizimle gelmeye nasıl ikna edeceğim konusunda hiçbir fikrim yok.
Bob, ikna et bizi.
Sonunda onu yatmaya ikna ettim.
Firmasını sonsuza dek değiştirmesi için onu ikna edebileceğim 10 dakika.
Seni bu işin içine geri dönmeye neyin ikna ettiğini sormak istiyorum.
Kardeşime gitmesi için izin versin diye babamı ikna ettim.
Valentinayı Empire yerine bizim ekipte olmaya ikna edebilirsen başarı yakalayabiliriz.
Kameraya çıkmaya ikna et.
Ve bunu yapmaya izin vermene seni ikna edersem iyi olacakmışım gibi geliyor.
Hâlâ Wuyu ifadesini değiştirmeye ikna edebildiğine inanamıyorum.
Ama onu ikna edeceğim.
Yeter ki yeni bir anlaşmaya ikna et onları.
Sonunda kardeşimi benimle birlikte dinlemeye ikna ettim.
Ericayı senden kurtulduğuma nasıl ikna edeceğim?
Senin bir kelimen onları vazgeçmeye ikna edecektir.