Примери за използване на Istemeyeceği на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kimse benim sesimi istemeyeceği için bundan vazgeçemeyeceksiniz.
Bu ikimizin de istemeyeceği bir denetlemeye maruz bırakır bizi.
Kimsenin istemeyeceği bir şeydir.
Başka kimse istemeyeceği için mi?
Bu ikimizin de geçmek istemeyeceği türden bir sınır.
İkisi de Generalin raporunda yer almasını istemeyeceği şeyler.
Onların dünyalarına. Diğer insanların girmek istemeyeceği ya da gidemeyeceği.
Başkalarının da söylediği gibi bir gidenin bir daha gitmek istemeyeceği bir hastanedir.
Hala ilkokulda kimsenin öğle yemeğinde masasında istemeyeceği tipten bir eziksin.
Kimsenin bulunmak istemeyeceği bir yerdi,
Erkeklik meselesi. Erkeklerin sevdiği kişilere göstermek istemeyeceği şeyler vardır.
Ben şu an Baileynin görmek istemeyeceği tek kişiyim.
Fiskin, halkın bilmesini istemeyeceği şeyler söylemiş.
Peki, ama şunu unutma, terapide bile olsak hiç kimsenin duymak istemeyeceği şeyler vardır.
bir hakimin asla duymak istemeyeceği şey duruşması hakkında eleştiridir. Onu siktir et.
Raven Amerikan Hükümetinin yanlış ellere geçmesini asla istemeyeceği türden bir silah prototipinin planlarını çaldı.
Beni kimsenin olmak istemeyeceği bir deliğe tıktıklarında.
Hiçbir insanın izlemek istemeyeceği bir film yaparsan da hiçbir sınıflandırma sana yardım edemez.''.
Seni bu gazoz makinesine fırlatmamamın tek sebebi bunun Martinin istemeyeceği bir şey olması.