Примери за използване на Kalmaya на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu evde yalnız kalmaya dayanamıyorum.
Seattleda kalmaya karar verselerdi, şu an hepsi hayatta olacaklardı.
Seni şampanyaya boğup geceyi seni kalmaya ikna ederek geçirmeyi tercih ederim.
Uyanık kalmaya çalış.
Ev kadınları gibi burada kalmaya hiç niyetim yok.
Geç vakitlere kadar kalmaya iznim yok.
Daniel, ben net düşünemiyorum ki, ayık kalmaya çalışıyorum.
Uyanık kalmaya çalışıyor, rüya görmek istemiyor.
Dünyada kalmaya karar verdikleri zaman Q devamlılığının tepkisi ne oldu?
Şehirde ne kadar süre kalmaya niyetli olduğunu sorabilir miyim?
Uyanık kalmaya çalış.
Lütfen beni burada kalmaya zorlama Cook.
Sanırım ilişkimizin geleceğini düşünmem için biraz yalnız kalmaya ihtiyacım var.
Yanımda kalmaya söz vermiştin ama kalmadın. .
Birkaç günlüğüne Summerlarda kalmaya ne dersin?
Evet, Danin mikrofona geçip herkesi partide kalmaya ikna etmesi çok deliceydi.
Fırtınanın dışında kalmaya çalışıyor.
Bedava içkinin, çalışanları mesaiye kalmaya hala ayartabildiğini görmek güzel.
Pardon, gerçekten konuşmanın dışında kalmaya çalışıyorum.
Kalmaya niyetin yoktu.