Примери за използване на Krizler на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ekonomik krizler olmayacaktı.
Orta Doğudaki kargaşa, Avrupadaki krizler Arap Baharı.
Petrol krizi ve ekonomik krizler oluyor.
Ekonomik krizler var da, sosyo-ekonomik krizler yok mu?
Ların ortasında Bulgaristanda ağır siyasi ve ekonomik krizler baş gösterdi.
Elbette ki krizler olacaktır.
Tagged: ekonomik krizler.
Krizler bazen kaçınılmaz.
Bu krizler sık sık oluyor mu?
Bütün gününüzü büyük krizler geçiren insanların etrafında geçirirsiniz.
Siz kızların krizler hakkında epey tecrübesi oldu.
Birkaç saat sonra krizler başlayacak.
Bu durum sonrası iki devlet arasında değişik diplomatik krizler yaşandı.
Tıbbi tetkikçinin raporuna göre babanın da krizler geçirdiğine dair kanıtlar varmış.
Koalisyonlar dönemi duraklama ve krizler dönemidir.
Her sene biri şey oluyor. Sakatlanmalar, krizler.
Uluslararası ekonomik krizler.
Kadınlar aynı zamanda, çatışmalı bölgelerde ve insani krizler döneminde de her türlü şiddet karşısında en kırılgan konumdaki bireylerdir.
Eşitsizlikler, krizler ve yoksulluklarla dolu bir dönemde hayat boyu sağlığın temeli emzirmedir.
Belgede ayrıca, küresel ekonomik krizler sırasında'' AB, uluslararası finans kurumları ve Batı Balkan ülkeleri arasında dayanışma ve yakın işbirliği'' çağrısında da bulunuldu.