Примери за използване на Mekana на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ed mekana giriyor. Güvenlik de yanında gidiyor.
Ve mekandan mekana onu takip ediyorlar.
Stuart bu mekana geldiğinde, hep buraya oturur.
Tırmıkın bizi çekmeye çalıştığı mekana ekip yolladık mı?
O mekana cehennem demiş.
Mekana baksana.
Prova için mekana ihtiyacımız var.
Mekana destek ekiplerini nasıl yerleştireceğiz?
Neden mekana uğramıyorsunuz?
Oh evet, mekana yaptıkların hoşuma gitti.
Senin mekana gelmeden önce acaba, yemek ve su için mola verecek miyiz?
Bizim mekana benziyor.
Mekana uyum sağlıyor.
Bırak da seni zamana ve mekana bağlayan bu kusurlu etten kurtarayım.
Redin mekana gitmesi gerek.
Jimmy onun mekana yaptıklarından dolayı mutlu değildi.
Bu yüzden ne yapmam gerektiğine karar verene kadar mekana kilit vuracağım.
Plazma tv benim mekana gidiyor.
Biliyorum. Seni şehrin en iyi suyuna sahip mekana götürüyorum.
Yarın sabah direk mekana gelirim.