Примери за използване на Objeyi на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kraliçenin bu objeyi bulduğunu gördünüz mü?
Objeyi beni öldürmeden bulmalıyız seni sorumsuz aşüfte!
İyi işti. Bak, objeyi buldum.
Askerler bu objeyi yakalayın.
( Gülüşmeler) İşte o zaman bu objeyi aslında niye bu kadar sevmediğimi düşünmeye başladım.
başka bir nöron uyarılıp o objeyi çekmem için bana emir verir.
Ama bir şeyler ters giderse veya bir durum oluşursa, en değerli objeyi veya objeleri güvenli bir yere götürmemiz gerekir.
bir durum oluşursa en değerli objeyi veya objeleri güvenli bir yere götürmemiz gerekiyor.
Bir kavga oldu, işler kızıştı katil en yakınındaki sert objeyi kaptı ve zavallı genç Bay Swana vurdu.
Ama Artie, o kadar insanı bir anda iyileştirince objeyi taşıyan kişiye ne olacağını bilmemize imkân yok.
Diğeri ise objeyi tasarlamaktı ve bunun kullanıcı ürünü olması, araştırma aracı olmamasından emin olmaktı.
Size bir örnek göstereyim-- insanların odaya girmesi objeyi aktifleştiriyor.
Tüm köşeleri yuvarladığımızda ve her keskin objeyi dünyadaki sivri uçlu her şeyi ortadan kaldırdığımızda,
O nedenle KSA( RCA) dan bir öğrenci, üfleme tekniğiyle yapılmış bu güzel objeyi tasarlamış arılar bir bölmeden diğer bölmeye hareket ediyorlar,
ışığın nasıl sektiğini analiz etmeye çalışırsak gizli objeyi görebilir miyiz?
Dolayısıyla, sadece resimlere sahip olmaktansa, bu objeyi bilgisayarın yanına koyabileceksiniz ve birden bire Gertrude un tum hayati ve tum dosyaları ve adres defteri canlanacak.
Sadece bu da değil; az çok gerçekçi frekans ve ölçeklerde dinamikleri ve belki Hubbleda olsaydınız karşısınıza çıkabilecek pek çok ilginç objeyi, göstermeyi de istiyorum.
ışığın nasıl sektiğini analiz etmeye çalışırsak gizli objeyi görebilir miyiz?
bütün komplike özelliklerinden sıyırıp bu sadeleştirilmiş objeyi bir bilimsel araştırmaya dönüştüreceğim.