Примери за използване на Olsak на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Aile olsak bile.
Keşke her zaman böyle olsak.
Balık pazarı açsak, tüm tunaları satsak ve milyarder olsak.
Yerinde biz olsak ne yapardık?
Hayatımızın geri kalanını burada harcamak zorunda mı olsak?
Sözde barış zamanında bile olsak ordunun yine de idame ettirilmesi gerek.
İnanıyorum ki başımız dik yaşayabiliriz. Fakir olsak bile.
İşten önce bir şeyler atıştırmak istiyorsak, haşin olsak iyi olur.
Bu işi yapmanın diğer yolu olsak gerek değil mi?
Bir şey yapmayacak olsak.
Tamamen maaş şeffaflığına sahip olsak ne olurdu?
Düşünsene şehit olsak.
Dediğini yapmış olsak da bizi öldürecektin.
Eski günlerde olsak bu şeyi ellerim arkada bağlı hallederdim.
Bir uzay gemisinde olsak, güç akışını bir kaç saate yeniden yönlendirirdim.
Başka bir yılda olsak, şimdi çoktan Mart ayındaydık.
Biz olsak bu şekilde yapmazdık.
Burada da beraber olsak daha iyi olmaz mı?
Sayıca az olsak da, bu savaşı kazanacağız!
Bazen başka bir yerde olsak daha iyi olurdu diye düşünüyorum.