Примери за използване на Partiyi на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Partiyi geciktiriyorsun.
Patronunun ölümü gibi ufak şeylerin partiyi engellemesine izin veremezsin.
Bize bu partiyi hazırlayan alay komutanına kadeh kaldıralım!
Bu partiyi kaçıracağı için kahroldu ama iş işte.
Naomi partiyi terketti ve 3 saat sonra öldü.
Partiyi durdurmayacağım ama araca ihtiyacım var.
Jess, Cass ve Ellie, Partiyi özleyeceğim.''.
Ve sanırım partiyi başlatma zamanı geldi.
Bu partiyi asla bulamayacağız ya.
Güzel partiyi bölmek istemem ama teşekkür etmek istiyorum.
Belki partiyi iptal etmeliyiz.
Partiyi böldüğümüz için üzgünüm, Kara Göl ama şimdi gitmelisin.
Basıp gitmek ve her şeyi arkamda bırakmak istiyordum. Partiyi.
Partiyi kaçırmamak lazım.
Tüm partiyi kaçırıyoruz.
Artık partiyi başlatmak istiyorum.
Birisinin bu partiyi düzenlemesine yardım ettiğini söylemişti.
Partiyi bozmamdan mı korktun?
Hannah ben bu diyardan ayrılmadan birileriyle tanışabilsin diye bu partiyi verdim.
o yüzden partiyi sana getirdik.