Примери за използване на Polis на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Polis çocuğu olduğunu nereden bilirdim.
Polis katillerine ne yaparlar bilirsin.
Ben gidiyorum. Polis gelmeden hiçbir yere gidemezsin!
Polis gelene kadar taşıdı.
Tek olabildiğim küçük bir kasabada polis olmak ve bu son şansım.
Etraf polis kaynıyor.
Artık polis olmaya uygun olup olmadığımı bilmiyorum.
Hangi polis şarjörünü boşaltmaz ki?
Tane polis filminde oynamamış mıydınız siz?
Kendimi polis sanirdim.
Evinin etrafı polis ve askerlerle doldu.
Sonra da Polis Akademisi sınavlarına mı gireceksin?
Polis yok. Özel şube yok, üniformalı yok.
Polis kokusu aldığımı biliyordum.
Mavi Giyen Adamlar.'' Polis dizisi ama yarım saatlik ve tek kamerayla çekiliyor.
Polis maaşları 15 Martta artıyor.
Merdivenler polis dolu.
De Marnhac: Kosovadaki polis, gümrük ve yargı kurumlarıyla çalışmaya devam ediyoruz.
Heryerde polis var.
Bu ülkede, polis katillerine ne yaptığımızı… sana göstereceğim.