Примери за използване на Sağlam на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir tanesinde sağlam bir İngiliz aksanı vardı.
Eliot, bu bizim ilk sağlam ipucumuz.
Odanı ayırırsın, kapıya da sağlam bir kilit takarsın.
Ama sağlam iş çıkardığını inkar edemem.
Ve sağlam olanımız da daha önce hiç silah kullanmamış olan bir kadın.
Beynim ve kalbim sağlam olduğu sürece sorun olmaz.
Umarım kasabada sağlam bir fizik tedavici vardır.
Sağlam beş.
Ya da onun için sağlam durabileceğini.
Asla San Friscoya gidecek kadar sağlam bir tekne yapamazsın.
Ama sağlam bir yere konmalı.
Yara dokusu sağlam duruyor. Yırtılma izi yok.
Sağlam çocuk. YSEB bursuyla Marylanda gitmiş.
Eski, sağlam, kanser yapan telefonlar için neler vermezdim.
Dolayısıyla kendi evimin sağlam bir zemine oturmadığını hissetmem çok normal.
Crystheriumlar sağlam.
Diğerlerinde… benimki gibi sağlam karakter yok.
Portekiz: Bankacılık sistemimiz sağlam.
Sağlam bir tek ben kaldım.
Çünkü sağlam riskler alıyorsun hayatında.