Примери за използване на Solun на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Solun ne olduğunu bildiğini sanmıyorum.
Solun yapacak çok işi var.
Öbür solun McGee.
Sağın yok, solun yok.
Solundaki kapı. Diğer solun.
Mole, öteki solun.
Senin… Diğer solun.
Lar solun olacak mı?
Sağ ayak solun üzerinde ve eğilin.
Solun önü esas şimdi açılmaktadır.
ABDde yeni solun yükselişi.
Senin solun, benim sağım ama.
Neoliberalizmin zaferi aynı zamanda solun başarısızlığını da gösteriyor.
Bugün solun önündeki yakıcı görev nedir?
Meksikada solun tarihi zaferi.
Halbuki bu solun ürettiği bir şeydir.
Bu solun önü-- Hayır, bu sağ kolon.
Solun istediği de budur.
İktidar partisi, solun kalesi olarak kabul edilen Bacauda da bozguna uğradı.