Примери за използване на Suları на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kaptan, bu suları iyi bilirim.
Enginler yokken, suları bol pınarları yokken doğmuştum.
Suları dupduru göllere baksın.
Bu suları teslim almak için bir imza atacak birisi lazım.
Suları Tanrıçanın gücünü barındırır.
Nilin suları aşkına, bu çok yakışıklı adam benim olmalı.
Ana suları, Baikal Dağlarında yağmurun
Aslında, Waikiki suları iki yüzden fazla deniz bitkisi çeşidini barındırır.
Baraj suları olayı hatırlıyor.
Akan yağmur suları dere yatağında cesedi örten balçığı
Suları aldım.
Günümüzde şehir suları için oldukça gelişmiş arıtma-damıtma yöntemleri ortaya çıkmış durumdadır.
Enginler yokken, Suları bol pınarlar yokken doğdum ben.
Yeraltı suları çekiliyor.
Suları serbestçe yarın.
Enginler yokken, Suları bol pınarlar yokken doğdum ben.
Rüzgarla yönlendirilen okyanus suları Antarktikanın etrafında serbestçe dönüyor.
James limana düştü ve buz gibi Kuzey Denizi suları şu anda ciğerlerine doluyor.
Kullanılan patlayıcılar, Gujarat suları yoluyla kaçırıldı.
Tanrı Musa için suları ayırdı.