Примери за използване на Yaşamsal на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Beyin faaliyetleri dengeleniyor, yaşamsal bulgular normale yaklaşıyor.
Biyoloji: Yaşayan canlıları ve yaşamsal süreçleri inceler.
Yaşamsal önemi olsa da oksijen iki ucu keskin bıçak gibidir.
Bu da suyun yaşamsal faaliyetler için ne kadar önemli olduğunun bir göstergesidir.
Yaşamsal beceriler.
Sanat yaşamsal deneyimlerin karşısında.
Ona her yaşamsal organı nasıl ıskalayacağını mı öğrettin?
Herkesin yaşamsal güdüleri vardır.
Artık yaşamsal olarak kritik aşamadalar.
Memeliler bu yaşamsal sıvıları vücutlarının içine aldılar
Daha yaşamsal, enerjik sen TestRX takviyesi almak zaman bulunabilir.
Yaşamsal problemlerim.
Bunlardan ikisinin yaşamsal önemi var.
İnsanoğlu için gözleri yaşamsal birer alıcı gibidir.
Ne yaşamsal bir tehlikeyle ne de nörolojik alıcılarında bir bozukluk söz konusu.
Su yaşamsal bir maddedir.
Bu sorunların birçoğu ciddi yaşamsal sıkıntılara neden olabilecek türdendir.
Darwine göre çevre ve canlı arasında yaşamsal bir bağ vardır.
Beynin bu kısmı temel yaşamsal fonksiyonları kontrol eder.
Ve bu da eğer yeterince uzun sürerse o zamanlarda yaşayan organizmaların yaşamsal çevrimlerinin sonunu getirebilir.