Примери за използване на Zor zamanlar на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Vereceğim vaazı düşünüyordum. Konusu, ülkemizin şu sıralar yaşadığı zor zamanlar.
Annenizle birlikte çalıştığınızdan dolayı yaşadığınız zor zamanlar mı?
Şu sıralar Maggie için zor zamanlar.
Hangimiz zor zamanlar yaşamadık ki?
Zor zamanlar geçiriyorlar, Arlen. Gidip onlara yardım etmelisin.
Bak ben de zor zamanlar geçirdim.
Zor zamanlar bunlar.
Zayıf adamlar zor zamanlar yaratırlar.
İkiniz de gerçekten zor zamanlar geçirdiniz ve bunun suçunu birbirinize attınız.
biz… Zor zamanlar geçirdik.
Bunlar zor zamanlar dedi.
Yep, zor zamanlar.
Komutan Lee deyince, o polisleri zor zamanlar bekliyor.
Lewis Nixon, savaştan sonra zor zamanlar geçirdi.
Ne diyebilirim, zor zamanlar.
Hayır, sadece zor zamanlar geçiriyor.
Altıncı Bölüm Manderlayde zor zamanlar.
Zor zamanlar yaşıyoruz.
Zor zamanlar geçiriyoruz.
Herkes için zor zamanlar.