Einziges problem Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Flugangst ist nicht dein einziges Problem.
Senin tek sorunun uçma korkusu değil.Trump:"Einziges Problem, das unsere Wirtschaft hat, ist die Fed".
Aber er ist im Moment nicht dein einziges Problem.
Ama o şu andaki tek problemin değil.Einziges Problem, dieses Fahrzeug wäre zu leise!
Wissen Sie, was Ihr einziges Problem ist, Diane?
Tek sorunun nedir biliyor musun Diane?Das ist nicht unser einziges Problem.
Einziges Problem: Die Wartezeit.
Einziges Problem ist der begrenzte Platz.
Tek sorun, sınırlı oturma vardır.Flugangst ist nicht dein einziges Problem.
Tek sorunun uçak korkusu değil.Einziges Problem war alle Schraube zu orten.
Tek sorunumuz her yeri ıslatmasıydı.Einziges Problem könnte der Preis sein.
Tek sorun fiyat olabilir.Ihr Gedächtnisverlust war wohl nicht Ihr einziges Problem, oder?
Anlaşılan hafızanı yitirmiş olman tek sorunun değilmiş?Einziges Problem, wie komme ich da hin?
Ama tek sorun oraya nasıl gidecektim?Dein einziges Problem ist, dass du dir zu viele Gedanken machst.
Onun için neye değerse… bence senin tek sorunun… çok önemsiyor olman.Einziges Problem scheint die Kamera zu sein.
Şu anda tek sorun kamera gibi duruyor.Ich schätze, Ihre Erinnerungen zurück zu bekommen war nicht Ihr einziges Problem.
Anlaşılan hafızanı yitirmiş olman tek sorunun değilmiş.Einziges Problem ist der Kat.
Tek sorun çok kedi olmasıydı.Einziges Problem- Steine.
Tek sorun taşlık olması.Einziges Problem, dieses Fahrzeug wäre zu leise!
Tek sorun, araç çok… sessiz olurdu!Einziges Problem.
Tek sorun şuydu.
