HALE GELECEK - Almanca'ya çeviri

wird
olacak
olmak
edilebilir
edilir
edilmelidir
ediliyor
olur
edilecek
edilmektedir
ise
werden
olacak
olmak
edilebilir
edilir
edilmelidir
ediliyor
olur
edilecek
edilmektedir
ise

Hale gelecek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Daha bağımsız hale gelecek ve yetişkinlerin ve ailelerin dışındaki çocuklara odaklanmaya başlayacak.
Sie wird unabhängiger und beginnt sich mehr auf Erwachsene und Kinder außerhalb der Familie zu konzentrieren.
Peki nasıl eğlenceli hale gelecek?
Also, wie wird es witzig?
Eğer bu ameliyattan sağ çıkarsa,… bu gece konuşabilecek hale gelecek.
Wenn sie die OP übersteht, wird sie heute Abend reden können.
KKTCde sulama sektörü önümüzdeki dönemde çok daha önemli hale gelecek“.
NMVe-Storage wird künftig eine noch wichtigere Rolle spielen“.
Mayıstan İtibaren Mesleki Yeterlilik Belgesi Zorunlu Hale Gelecek.
Verbindlich ist die amtliche, Mehr Vom 13. Mai Qualifikationsvoraussetzungen.
Ama birkaç gün sonra vücudunuz yeni temponuza alışacak ve harekete geçmek daha kolay hale gelecek.
Nach wenigen Tagen wird sich dein Körper allerdings daran gewöhnen und es wird einfacher.
kazalar olmadan maliyetler daha ucuz hale gelecek.
ohne Unfälle die Versicherungen 100 Mal günstiger werden würden.
Ondan sonra otomatik hale gelecek ve hiç sıkıntı çekmeyeceksin.
Danach wird automatisch gehen und werden Sie nicht mehr belästigen.
Şimdi biraz daha hıza ihtiyacımız var, bunu yaparsak her şey daha kolay hale gelecek.''.
Und wir brauchen noch etwas mehr Topspeed, dann wird alles einfacher.".
Limanlar daha yoğun hale gelecek.
Für Häfen wird es noch enger.
Yılında Bilgisayarlar insanlardan daha akıllı hale gelecek.
Dass im Jahr 2030 Computer intelligenter als Menschen sein werden.
daha da zeki hale gelecek.
klüger und cleverer werden wird.
Mutasyonlar sonucu insanlar beyinlerinin% 34ünden fazlasını kullanabilir hale gelecek.
Aufgrund der vorhergegangenen Mutation nutzen die Menschen nun 34% ihrer Hirnkapazität.
Gördüğünüz gibi, Führerim… eğer düşman bu hızını korursa, Prusya bölgesindeki durum kritik hale gelecek.
Wie Sie sehen, mein Führer, wird die Lage in Ostpreußen kritisch, wenn der Feind weiter vorrückt.
Ama bu şansı kaçırırsan… senin kalbin benim iskeletim kadar… kuru ve kırılgan hale gelecek.
Wie mein Skelett. Wenn Sie diese Chance vorbeiziehen lassen, genauso vertrocknet… wird Ihr Herz mit der Zeit… und zerbrechlich.
Ama bu şansı kaçırırsan… senin kalbin benim iskeletim kadar… kuru ve kırılgan hale gelecek.
Und zerbrechlich… genauso vertrocknet… wie mein Skelett. Wenn Sie diese Chance vorbeiziehen lassen, wird Ihr Herz mit der Zeit.
Nefes alman, yutkunman bile acı verici hale gelecek ve… Kan için iştahını kaybedeceksin.
Schon zu atmen oder zu schlucken, wird dir Schmerzen verursachen und… der Durst nach Blut wird dir vergehen.
mesafede Dünya yörüngesinde yaşanacaklar: dairesel yerine eliptik hale gelecek.
passiert dies mit dem Orbit der Erde: Er wird elliptisch anstatt kreisförmig.
Ama sanatlar, biz ilerledikçe ekonomiler için çok daha önemli hale gelecek, özellikle de henüz tahmin edemediğimiz endüstrilerde,
Aber die Künste werden bedeutender für Volkswirtschaften, während wir voranschreiten, besonders in Industrien, die wir uns bislang nicht einmal vorstellen können,
Mars gezenindeki bir koloni nükleer güç haline gelecek ve Dünyadan bağımsızlığını talep edecek.
Eine menschliche Kolonie auf dem Mars wird zu einer Nuklearmacht und fordert die Unabhängigkeit von der Erde.
Sonuçlar: 49, Zaman: 0.0337

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca