Olay yerinde Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Komiser Park olay yerinde şüphelinin telefonunu bulmuş.
Onu olay yerinde bulamamışlar.
Muhabirimiz Richard Amos olay yerinde.
Hanımefendi, olay yerinde Kyeong-minin telefonunu buldum.
Olay yerinde öldüğü söyleniyor.
Craig Nelson olay yerinde.
Olay yerinde ne buldun?
Olay yerinde bilincini kaybetmiş.
İtfaiyeci Montgomery olay yerinde.
Olay yerinde sadece Cosmonun kanını bulmadık.
Sağlık ekibinin müdahalesine rağmen kazazede, olay yerinde öldü.
Sarah Cowen olay yerinde.
Olay yerinde de o palto vardı.
FBI ile çalışan adli antropolog Dr. Zack Addy olay yerinde öldü.
Polis Markovich olay yerinde.
Olay yerinde ne buldunuz?
Memurlarımız halen olay yerinde.
Evet, olay yerinde bir pençe bulduk.
Em… Em, sen-- Olay yerinde ilk sen vardın.
Polis Leoyu olay yerinde buldu.