A CONSTABLE in Turkish translation

• memur

Examples of using A constable in English and their translations into Turkish

Make me a constable,?
Beni polis mi yapacaksın?

What happened? I'm a constable.
Ben polis memuruyum. Ne oldu?

Call a constable, have him taken away.
Polis çağırın, onu götürsünler.

Just look at me. How can I go on being a constable?
Bana bak. Polis olmaya nasıl devam ederim?

Just look at me. How can I go on being a constable?
Polis olmaya nasıl devam ederim? Bana bak?

You want a constable up here?
Burada polis memuru mu istiyorsun?

How can you prove you are a constable?
Polis olduğunuzu nasıl kanıtlayabilirsiniz?

There's a constable at Leathercombe Bay.
Leathercombe Körfezinde bir emniyet müdürü var.

I sent a constable to retrieve it but it had disappeared.
Onu alması için bir memur gönderdim ama blunamadı.

There was a constable stationed outside the house.
Evin dışında konumlanmış bir polis vardı.

We have already sent a constable to fetch him.
Onu alıp getirsin diye zaten bir polis memuru yollamıştık.

A constable protecting a wanted man.
Aranan bir adamı koruyan bir güvenlik şefi.

He assaulted a constable, sir.
O, efendim constable saldırdı.

I will need a constable to assist me.
Bana yardım edecek bir memur lazım.

A constable? I don't think so, Murdoch?
Hiç sanmıyorum Murdoch.- Memur mu?

I'm Chinese and only a constable.
Bende Çinliyim ve sadece bir polisim.

What happened? I'm a constable.
Ne oldu? Ben polis memuruyum.

Dare call me a constable!
Ne cüretle bana çavuş diyebiliyorsun?

I was selected for Sub-Inspector, but…"Since I couldn't pay bribe, I became a constable.
Komiser Yardımcısı seçildim ama rüşvet vermediğim için memur oldum.

I thought being a constable meant I got to be a tyrant,
Bir polis olmanın bir zorba olma anlamına geldiğini düşünmem,