AN APPROACH in Turkish translation

[æn ə'prəʊtʃ]
[æn ə'prəʊtʃ]
bir yaklaşım
approach
attitude
an approximation
take
yaklaşma
to approach
close
to get close
is get
coming
bir yaklaşımın
approach
attitude
an approximation
take
bir yaklaşımı
approach
attitude
an approximation
take
yaklaşabilirim
burn
light
fire
torch
incinerate
ignite
kindle
burning

Examples of using An approach in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
It's not a theory or an approach.
Bu bir teori ya da yaklaşım değil.
Or two, an approach with impure intention.
Veya iki, kötü niyetli yaklaşım.
Such an approach would literally, in a flash of light, overcome many of the obstacles to discovery.
Böyle bir yaklaşım kelimenin tam anlamıyla,'' bir ışık gibi'' keşfin önündeki engellerin üstesinden gelecektir.
Such an approach permits more frequent backups of minor changes,
Böyle bir yaklaşım, küçük değişikliklerin daha sık yedeklenmesine izin verir,
ships under power…- Yes, Lieutenant? and coming in on an approach vector.
gücü tükenmemiş ve yaklaşma vektörü açısında… gelen gemiler için.
Anatolian Strategic Research Foundation, believes the conditions are not right for such an approach.
Vakfı başkanı Gökhan Çapoğlu, koşulların böyle bir yaklaşım için doğru olmadığına inanıyor.
That system was designed and coming in on an approach vector. Yes, lieutenant? to be used with ships under some power.
Evet? O sistem, gücü tükenmemiş ve yaklaşma vektörü açısında… gelen gemiler için.
The effectiveness of such an approach is uncertain and raises ethical concerns,
Bu tür bir yaklaşımın faydası kesin olarak bilinmemekte
history- oriented studies and applied an approach we would understand as closer to philosophy.
tarih odaklı çalışmalarından özetledi ve felsefeye daha yakın olarak, anlayabileceğimiz bir yaklaşım uyguladı.
Herzegovina Patrick A. McCabe said on July 1st that the EU does not accept an approach to European integration that involves sub-state elements.
Patrick A. McCabe 1 Temmuzda yaptığı açıklamada, ABnin avrupa üyeliğine devlet altı unsurlar içeren bir yaklaşımı kabul etmediğini söyledi.
Published the first blockbuster diet book. An approach that dates back to 1863, when a British mortician named William Banting.
Britanyalı bir cenaze levazımatçısı William Bantlingin ilk çok satan diyet kitabını çıkartmasına götürüyor. Bir yaklaşım bizi 1863e.
SETimes that freedom of movement and criminals who do not see borders as a deterrent necessitate such an approach.
sınırları caydırıcı bir unsur olarak görmeyen suçluların bu tür bir yaklaşımı gerekli kıldığını söyledi.
We are trying such an approach and the National Anti-Corruption Prosecution Office understands the importance of the issue.
Biz de böyle bir yaklaşımla hareket ediyoruz ve Yolsuzlukla Mücadele Ulusal Takibat Bürosu da meselenin öneminin farkında.
Such an approach may not always be available since it presupposes the practical availability of an appropriate significance test.
Bu türlü yaklaşım her zaman geçerli olmayabilir; çünkü bu pratikte her zaman uygun bir hipotez sınanmasının elimizde bulunacağını önceden varsaymaktadır.
An approach to connections which makes direct use of the notion of transport of"data"(whatever that may be) is the Ehresmann connection.
Bir bağlantıya yaklaşım bu'' veri'' nin taşınımının gösteriminin direk kullanımı( her ne olursa) Ehresmann bağlantısı yapar.
Isn't always about seeming scary, intimidating or even smart. Making an approach to a bad guy.
Kötü adama yaklaşım tarzı her zaman için ürkütücü, göz korkutucu… hatta zeki olduğunuza yönelik bir görünüm sergilemeyi gerektirmez.
Making an approach to a bad guy isn't always about seeming scary,
Kötü adama yaklaşım tarzı her zaman için ürkütücü, göz korkutucu
We have an approach which, if it's successful, there's no reason why it should stay within a hospital.
Eğer program başarılı olursa, bunun sadece hastaneyle sınırlı kalması için hiçbir sebep olmadığı yaklaşımındayız.
In the proximity talks-- an approach that has been applied in previous Cyprus peace initiatives-- a UN-appointed mediator shuttles between the Turkish Cypriots in the north and the Greek Cypriots in the south.
Önceki Kıbrıs barış girişimlerinde uygulanmış bir yaklaşım olan yakınlık görüşmelerinde, BM tarafından atanmış bir arabulucu kuzeydeki Kıbrıs Türkleri ile güneydeki Kıbrıs Rumları arasında mekik dokuyor.
to local companies and municipalities, emulating an approach used in Finland.
hisseler Finlandiyada uygulanan bir yaklaşım taklit edilerek yerel firma ve belediyelere de arz edilecek.
Results: 57, Time: 0.0503

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish