CETERA in Turkish translation

vesaire
et cetera
etc
blah
etcetera
and so on
and
and so forth
yada
so forth
and all that
filan
or something
like
and
any
or anything
and stuff
and all
some
all
or whatever
falan
or something
any
or anything
some
and
and stuff
and all
or whatever
shit
or somethin
cetera
saire
poet
other

Examples of using Cetera in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
saying this gratitude… and large respect, et cetera, et cetera.
büyük saygımı vesaire, vesaire, vesaire, söylemeden ölmek istemiyorum.
an Asset Communication Device that tracks location, vital signs, et cetera.
onları takip etmemize ve hayati değerlerini kontrol etmemize yarayan bir şey.
et cetera, thank you.
Pontifex Maximus falan filan, teşekkürler.
et cetera, et cetera, et cetera, simultaneously.
Tops-20 vesaire vesaire, hem de hepsini aynı anda.
can find former clients, et cetera. on Lara's ex-husband, past boyfriends.
eski sevgilileri,… eski müşterileri ve benzeri bulabildiğin her şeye ihtiyacımız var.
Et cetera, the futurists, for instance,
Sözde modernlerin en romantik ve… duygusal olanlarýdýr. Þimdi övgüler yaðdýrýlan makineler, uçaklar ve benzeriye… baktýðýmýzda,
its associates in various home-repair and distraction thefts, et cetera, et cetera, et cetera. insurance fraud, burglaries… as well as being implicated currently run a series of fortune-telling establishments.
ortakları gibi suçlarla ilişkileri olduğu düşünülüyor… şu anda çeşitli falcılık işletmelerini yönetiyor, vesaire, vesaire. sigorta dolandırıcılığı.
And I am sorry that last year, I called you an underage slut, et cetera, but if you could bring some food that isn't laced with your bodily fluids it would really help us out of a jam.
Arkadaşım Pennynin doğum günü hakkında. Ve geçen sene sana'' Yaşı tutmayan kaşar'' filan dediğim için üzgünüm. Ama bize vücut sıvılarınla kaplanmamış birazcık yemek getirmen mümkünse bizi gerçekten çok büyük bir sıkıntıdan kurtarırsın.
Et cetera, et cetera, et cetera. The Marks family and its associates insurance fraud, burglaries… currently run a series of fortune-telling establishments, as well as being implicated in various home-repair and distraction thefts.
Aynı zamanda hırsızlık, Marks ailesi ve ortakları gibi suçlarla ilişkileri olduğu düşünülüyor… şu anda çeşitli falcılık işletmelerini yönetiyor, vesaire, vesaire. sigorta dolandırıcılığı.
Like what we call'le Lumière' and this is Lumière invents cinema but before they were'le Lumière' in the sense of the French revolution, of the encyclopédie, of Kant, et cetera.
Bu düşe biz,'' le lumiere'' deriz. Sinemayı Lumiere icat etti ama çok önceden beri Fransız Devrimi,'' le encyclopedie'' ve Kant filan'' le lumiere'' di zaten.
quiet, et cetera, et cetera.
sessizliğe ihtiyaç duyduğunu vesaire vesaire.
without conspiracy… et cetera, et cetera, are not piffle!
komplosuz hapisten kaçma falanlar, filanlar saçmalık değildir!
peccadilloes of the support staff, et cetera, so we're all working with the same information for once.
ilgili değerlendirmeleri yeniden yazmanı istiyorum. Çizelgeleri, destek personelinin küçük kusurlarını ve benzerlerini. Yani, bir kereliğine hepimiz aynı bilgi üzerine çalışıyoruz.
Heil Hitler." Et cetera, et cetera, et cetera..
Heil Hitler.'' Vesaire, vesaire, vesaire.
Entertaining housewives, et cetera.
Kadınların eğlenmesini falan filan.
Et cetera" is good.
Falan filan'' iyidir.
God bless you, et cetera.
Tanrı sizi kutsasın… falan.
Night vision, et cetera Yeah.
Evet, gece görüşü falan var.
The lack of notice beforehand, et cetera, et cetera.
Önceden haber vermediğim için vesaire vesaire.
High school diploma, et cetera.
Lise diploması, falan filan.
Results: 634, Time: 0.0491

Top dictionary queries

English - Turkish