COGNITION in Turkish translation

[kɒg'niʃn]
[kɒg'niʃn]
biliş
bilgiler
information
knowledge
info
intel
data
intelligence
know
update
briefed
informed
bilişsellik
cognitive
bilinç
consciousness
conscious
awareness
conscience
cognition
blackout
conciousness
consciense
conscientious
sentience
kavramayı
to grasp
to comprehend
to understand
realize
to grab
zekayı
intelligence
wit
intellect
brains
cleverness
genius
mind
rubik's

Examples of using Cognition in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I had a paper on body symmetry and cognition… published in the Annual Review of Psychology.
Benim de Annual Review of Psychologyde yayınlanmış vücut simetrisi ve biliş adlı bir makalem var.
touch on philosophical issues, such as nominalism and realism, and on issues of language and cognition.
realizmin yanı sıra dil ve bilişsel sorunlar gibi felsefi konulara dokunur.
which are very important for decision making, judgment and cognition.
yanlışı ayırma ve kavrama için çok önemli olan yerler.
his motor function, or cognition.
motor fonksiyonlarını veya idrakını etkilemedi.
causes deficiency in sensation, movement, cognition, or other functions depending on which nerves are involved.
hareket, algı ya da sinirlerin rol aldığı diğer işlevlerin yetersizliğine neden olmaktadır.
Arnold built a version of that cognition with the hopes that in time, as an inner monologue, in which the hosts heard their programming.
O zamanlar Arnold… bu iç monoloğun ev sahiplerinin sesi gibi çıkması ümidiyle… kendi programlamalarını duydukları bu bilişin bir örneğini yaptı.
As an inner monologue, See, Arnold built a version of that cognition with the hopes that in time, in which the hosts heard their programming.
O zamanlar Arnold… bu iç monoloğun ev sahiplerinin sesi gibi çıkması ümidiyle… kendi programlamalarını duydukları bu bilişin bir örneğini yaptı.
spatial cognition, gender studies,
mekansal biliş, cinsiyet araştırmaları,
North Americans in attention, perception, cognition, and social psychological phenomena such as the self.
Kuzey Amerika ve Uzak Doğu kültürlerinin dikkat, algı, biliş ve benlik açılarından farklılıklarıdır.
including Alzheimer's disease(AD), immunoregulation, and cognition.
regülasyon ve biliş( cognition) gibi biyolojik süreçlerle olan ilişkisi olduğu da gösterilmiştir.
Examples of applications include the modeling of organizational behaviour and cognition, team working,
Uygulamalara örnek olarak, örgütsel davranış ve bilişin modellenmesi, ekip çalışması,
language cognition, and the relationship between language and reality.
dil bilişselliği, dil ve gerçek arasındaki ilişki.
social cognition theories poorly address autism's rigid and repetitive behaviors,
sosyal bilişim teorileri otizmin katı ve yineleyici davranışını kolayca açıklayamaz,
despite initial appearance, are not synonymous, that when you crank up the microscope on human cognition, you see that there's a subtle difference in meaning between them.
İnsan kavrayışı üzerine bir mikroskopla eğilirsek bu iki cümle kuruluşu arasında çok ince bir anlam farklılığı olduğunu görebilirsiniz.
and social cognition) and social facility including synchrony,
uyum ve sosyal biliş) ve sosyal becerilerden( eşzamanlılık,
before cognition, before we can manipulate them-- electrochemical party tricks.
beyine ulaşıp, bilinçten önce, biz bunlara ayar yapmadan önce-- elektrokimyasal oyun hileleri.
Cognition only. No emotional affect.
Duygulanım değil sadece biliş açık olsun.
This method is similar to Situated cognition.
Bu klasik bilgi birimine benzer.
Their every choice reveals another part of their cognition.
Seçtikleri her yol, bilişlerinin bir parçasını daha açığa çıkarıyor.
But it doesn't add anything new or cognition.
Ama kavrama yeteneği de dahil hiçbir şeyi artırmazlar.
Results: 160, Time: 0.1092

Top dictionary queries

English - Turkish