COMPLETING in Turkish translation

• tamamladıktan
• tamamlanması
• tamamlayarak
• bitirdikten
• tamamlayan
• tamamlayıp
• tam
• tamamlamak
• tamamlama
• tamamlıyorum
• tamamlarsan

Examples of using Completing in English and their translations into Turkish

You can have that, in return completing this mission.
Geri dönüp görevi tamamlarsan o dediğine sen de nail olursun.

Completing this mission.
Görevi tamamlıyorum.

In this video, I'm going to show you a technique called completing the square.
Bu videoda size karaye tamamlama adlı tekniği göstereceğim.

What are you doing? Completing this mission.
Ne yapıyorsun?- Görevi tamamlıyorum.

So, the best thing to do is to use completing the square.
Bu yüzden burada yapılacak en iyi şey kareye tamamlama metodunu uygulamak olacaktır.

Completing this mission.
Görevimi tamamlıyorum.

Take it. Completing the mission.
Al bunu. Görevi tamamlıyorum.

Forget about completing the mission.
Görevi tamamlamayı unut.

As a reward for completing your mission.
Görevini tamamlamanın ödülü olarak.

Completing the seeding orbit, captain.
Uydu döngüsü tamamlanıyor, Kaptan.

He had a share in completing the job.
O, işi tamamlamada pay sahibi oldu.

Completing co-operation with The Hague tribunal is behind schedule, he notes.
Lahey mahkemesiyle işbirliğini tamamlamada takvimin gerisinde kalındığını da kaydetti.

After completing everything and saying yes, we complete the studio phase.
Her şey tamamlanıyor ve evet oldu dedikten sonra stüdyo aşamasını tamamlamış oluyoruz.'' dedi.

From 1953 to 1955 he began working as a documentary filmmaker while completing military service.
Yılları askerlik hizmetini tamamlarken belgesel sinemacı olarak çalışmaya başladı.

Congratulations on completing your first task.
İlk görevinizi tamamladınız, tebrikler.

Completing the circuit, and theoretically,
Devreyi tamamlamış ve teorik olarak,

Graduating isn't exactly the same as completing a 1,400km journey.
Kilometrelik macerayı tamamlamakla aynı şey değildir. Mezuniyet, sıfırın altında soğuklukta kızak köpekleriyle birlikte.

Graduating isn't exactly the same as completing a 1,400km journey Hmm.
Kilometrelik macerayı tamamlamakla aynı şey değildir. Mezuniyet, sıfırın altında soğuklukta kızak köpekleriyle birlikte.

We will shortly be able to orbit the Earth before completing our homeward journey.
Eve doğru çıkılacak olan yolculuğumuzu tamamlamadan önce… kısa süre içerisinde Dünyanın yörüngesine gireceğiz.

Before completing the document, there is something you must see in central control.
Belgeyi tamamlamadan önce kontrol odasında görmeniz gereken bir şey var.