DING in Turkish translation

dingin
serene
calm
ding
still
quiet
resting
dinge

Examples of using Ding in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Hot! There's not a ding!
Sıcak! Alarmı yok değil mi?
I look terrible, right? Master Ding.
Üstad Ding Çok mu korkunç görünüyorum?
Ding, ding, went the bell.
Ding ding diye çalar zil….
Another ding on therapy.
Terapide bir başka ding.
Ding, ding. You win!
Ding, ding, ding. Sen kazandın!
You win! Ding, ding.
Ding, ding, ding. Sen kazandın.
Which ding is ours?- Okay!
Hangi hasara biz sebep olduk?- Tamam!
Ding! The Christmas markets. Ding! Ding!.
Ding! Ding! Noel pazarları. Ding!.
Old Ding is not at all that old.
Yaşlı Ding çok yaşlı değil.
As soon as you hear a ding, you just reach for your phone.
Zil sesini duyunca telefonuna uzanıyorsun.
I found a ding in the door of my car.
Bu sabah arabamın kapısında bir ezik keşfettim.
But I haven't had a happy little ding yet.
Fakat hala o küçük mutlu eşleşme var, sesini duyamadım.
I suppose you think your little ding taught me a lesson.
Senin küçük aletinin bana bir ders vereceğeni sandın.
The flower belongs to Ding.
Bu çiçek Dinge ait.
She's…(CHUCKLES) Ding, ding, ding..
Kesin…- Ding ding ding ding ding..
I think you're a little addicted to the ding in the elevator. And you?
Ve sen, sanırım asansör zilinin sesine bağımlısın?
And don't ding any this time.
Ve bu sefer hiç ding etmeyin.
And a Dalmatian in the back. Ding!
Arkada Dalmaçyalı. Ding, ding.
We need to stand up and ding something!
Bir şeyler yapmalı ve bir şeyleri öttürmeliyiz!
So every ten minutes when you hear that timer ding, you need to drench the tissue.
Her on dakikada bir kronometrenin çaldığını duyduğunda dokuyu ıslatman gerek.
Results: 577, Time: 0.0444

Top dictionary queries

English - Turkish