Examples of using Find a way to get in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Find a way to get this to him or I will keep finding you.
Bunu ona ulaştırmanın bir yolunu bul yoksa seni tekrar bulurum.We have to find a way to get a tractor.
If we could just find a way to get this shoe off.
Eyer bu ayakkabıyı çıkarabilmenin bir bir yolunu bulabilirsek.I have to find a way to get through to her.
Ona ulaşmanın bir yolunu bulmak zorundayım.We just gotta find a way to get into that basement.
Bodrum katına girmenin bir yolunu bulmamız lazım.Find a way to get this to the Spanish Ambassador.
İspanyol Büyükelçisine ulaşmanın bir yolunu bul.You gotta find a way to get to him.
Onu bulmak için bir yol bulmak zorundasın.Find a way to get that video!
O video almanın bir yolunu bulun!He had to find a way to get money into the country without anyone knowing.
O yüzden kimse fark etmeden parayı ülkeye sokmanın bir yolunu bulması lazımdı.Find a way to get this station off the grid.
Bu istasyonu yayından çıkarmanın yolunu bulun.Now, we just have to find a way to get blue out of her coma.
Şimdi tek yapmamız gereken Maviyi komadan çıkartacak bir yol bulmak.I have to find a way to get Avery's story back on the front page.
Averynin hikayesinin yeniden ön sayfaya çıkarmanın bir yolunu bulmalıyım.You have to find a Way to get the door open.
We just have to find a way to get past those guards.
Şimdi bu muhafızları geçmenin bir yolunu bulmalıyız.Find a way to get the real tom baldwin back.
Gerçek Tom Baldwini geri getirmenin bir yolunu bulacağız.So you would better find a way to get the love back.
Tekrar âşık olmak için bir yol bulmalısın.Find a way to get in here.
Buraya gelmenin biryolunu bul.Maybe even find a way to get big again.
Find a way to get a message to him.
Ona Find a way to get them!
Hemen istiyorum onları, bir yolunu bulup al.
