HASN'T CALLED in Turkish translation

['hæznt kɔːld]
['hæznt kɔːld]
aramadı
to call
search
to seek
look
phone
lookin
aramamış
to call
search
to seek
look
phone
lookin
aramayan
to call
search
to seek
look
phone
lookin

Examples of using Hasn't called in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Peter hasn't called.
Peter henüz aramadı.
My agent hasn't called this morning,?
Ajanstan bu sabah aramadılar, değil mi?
Dawson hasn't called,?
Dawson aramadı, değil mi?
Since he hasn't called us, it's time to call in the big guns.
O bizi aramadığına göre, bizim onu aramamızın vakti gelmiş.
Ron hasn't called, huh?
Ron aramadı değil mi?
Because he hasn't called.
Çünkü o hiç aramadı da.
Steve hasn't called.
Steve henüz aramadı.
Lopez hasn't called you,?
Lopez seni aramadı, değil mi?
Hey, Seth hasn't called,?
Hey, Seth aramadı, değil mi?
Greg still hasn't called.
Hayır. Greg hâlâ aramadı.
No news is good news, eh? Still hasn't called.
Hâlâ aramadı. Haber çıkmaması iyi haberdir, değil mi?
So he hasn't called or left any messages.
Öyleyse o henüz aramadı yada bir mesaj bırakmadı mı.
Elena hasn't called back.
Elena telefonlarına dönmemiş.
She's distraught because Luisa hasn't called her.
Luisa onu aramadığı için çılgına dönmüş durumda.
Always the same Cinaglia hasn't called you yet, am I right?
Hep aynı Cinaglia hâlâ aramadı, değil mi?
His divorce will be finalized next month, and we will get married. He hasn't called.
Aramadı. Önümüzdeki ay boşanmış olacak, o zaman evleneceğiz.
Yeong-in hasn't called yet, has she?
Yeong-in seni daha aramadı, değil mi?
So Wexler still hasn't called you, huh?
Wexler hala seni aramadı, değil mi?
Tom hasn't called you,?
Tom seni aramadı, değil mi?
So Wexler still hasn't called you, right?
Wexler hala seni aramadı, değil mi?
Results: 103, Time: 0.0419

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish