IN THE MIDDLE OF SOMETHING in Turkish translation

[in ðə 'midl ɒv 'sʌmθiŋ]
[in ðə 'midl ɒv 'sʌmθiŋ]
bir şeyin ortasındayım
bir şeyle uğraşıyorum
birşeyin ortasında mıydın
bir şeyin ortasında
bir şeylerin ortasındayım
bir şeyin ortasındayız

Examples of using In the middle of something in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I'm in the middle of something.
Burada bir şeyin ortasındayım.
We are in the middle of something we don't truly understand.
Tam olarak anlayamadığımız bir şeyin ortasındayız.
I'm just… I'm just in the middle of something.
Ben sadece… Ben sadece bir şeylerin ortasındayım.
Ike, I'm kind of, you know, in the middle of something?
Ike, anlarsın ya, bir şeyin ortasındayım?
I'm in the middle of something.
ama gördüğünüz gibi, bir şeyin ortasındayım.
I was actually in the middle of something, but.
Ben aslında tam da bir şeyin ortasındaydım, ama.
Elizabeth, I'm right in the middle of something.
Elizabeth, bir şeyin orta yerindeyim.
I'm in the middle of something.
Tam da bir şeyin ortasındaydım.
Were you in the middle of something?
Bir şeylerin ortasında mıydın?
You're obviously in the middle of something.
Belli ki bir şeylerin ortasındaydınız.
We're, uh, kind of in the middle of something, you know?
Biz, uh tür ortasında bir şey, biliyor musun?
Woops, am I in the middle of something?
Ops, sanırım bir şeylerin ortasındasınız?
I was just in the middle of something.
Ben sadece bir şeyin ortasındaydım.
Logan are just in the middle of something.
Logan tam bir şeylerin ortasındalar.
You know me, always in the middle of something.
Beni tanırsın, sürekli bir şeylerin ortasındayımdır.
Mike, we're in the middle of something.
Mike bir şey konuşuyoruz burada.
We're in the middle of something.
Önemli bir şey görüşüyorduk.
We were in the middle of something!
Bizde tam birşeylerin ortasındaydık!
If I do not, it would be as dwell in the middle of something.
Eğer yapmazsam bu, bir şeyi tam ortasında bırakmak gibi olur.
Is that why you're here, to get in the middle of something?
Burada olmanın sebebi bu mu? Bir şeyin tam ortasında olmak mı?
Results: 91, Time: 0.0706

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish