Examples of using In the middle of winter in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Even in the middle of winter.
Even in the middle of winter.
Kışın ortasında bile çırılçıplak uyurdu.Kinda weird in the middle of winter.
Kışın ortasında bir garip oluyordu.Forsythia blooms in the middle of winter.
Altınçanak kışın ortasında çiçek açıyor.No. Not in the middle of winter.
Kışın ortasında değil. Hayır.Not in the middle of winter. No.
Kışın ortasında değil. Hayır.In the middle of winter. A tan.
Nasırlı… Bronzlaşmış.- Kışın ortasında.In the middle of winter. A tan.
Kışın ortasında.- Nasırlı… Bronzlaşmış.Not in the middle of winter. No.
Kışın ortasında. Tabii ki hayır.A tan.- In the middle of winter.
Nasırlı… Bronzlaşmış.- Kışın ortasında.A tan.- In the middle of winter.
Kışın ortasında.- Nasırlı… Bronzlaşmış.And moved to Sweden in the middle of winter.
General Mardonius Attikadan çekildi ve kışı Teselyada geçirdi.You're crazy, surfing in the middle of winter.
Sen çılgınsın. Kışın ortasında sörf yapıyorsun.Can't imagine doing that in the middle of winter.
Bunu kışın ortasında yaptığımızı hayal edemiyorum.How can you marry in the middle of winter?
Kışın ortasında nasıl evlenebiliyor?She's trimming an evergreen in the middle of winter.
Kışın ortasında yeşil bitkilerini buduyor.You let the cows flee in the middle of winter!
Kışın ortasında ineklerin kaçmasına göz yumuyorsun!We're talking the boondocks in the middle of winter.
Kışın ortasında bir dağ gezisinden bahsediyoruz.They sent you out like this in the middle of winter?
Kışın ortasında dışarı böyle mi yolladılar seni?Am I actually seeing flowers bloom in the middle of winter?
Kışın ortasında açmış kiraz çiçekleri mi görüyorum şimdi?
