NEED TO PAY in Turkish translation

[niːd tə pei]
[niːd tə pei]
ödemenize gerek
parasını ödemem lazım
ödemene gerek
ödemeye gerek

Examples of using Need to pay in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Lisbeth.-l need to pay my rent.
Lisbeth.- Kiramı ödemem gerekiyor.
Lisbeth.-l need to pay my rent.
Lisbeth?- Kiramı ödemem lazım.
And you need to pay these.
Şunları da ödemen gerekiyor.
But these properties need to pay for themselves.
Ama oradaki mülklerin kendini amorti etmesi gerekiyor.
Word of advice, sir, no need to pay more than 10 shilling in the pound.
Size bir tavsiye, efendim, 10 şilinden fazla ödemenize gerek yok.
The increased prices for imported electricity comes because operators need to pay VAT to Serbia-- raising the cost in Kosovo to about 20% higher than in other countries in the region.
İthal elektrikteki fiyat artışı, operatörlerin Sırbistana KDV ödeme zorunluluğundan kaynaklanıyor ve bu da Kosovadaki maliyeti bölgedeki diğer ülkelerden yaklaşık% 20 daha yüksek yapıyor.
Don't you think that you, the orchestra members, and the concertmaster need to pay?
Senin, orkestra üyelerinin ve başkemancının bedel ödemesinin gerektiğini düşünmüyor musun?
Tom needs to pay.
Tom needs to pay his rent today.
Tomun bugün kirasını ödemesi gerekiyor.
It's the puta that needs to pay.
Bu ödemesi gereken bir orospuluk.
He needs to pay.
Bunu ödemesi gerek.
He needs to pay.
Bunun bedelini ödemesi gerekiyor.
Only the ones who needed to pay.
Sadece ödemesi gerekenleri.
She broke her hip, I needed to pay the rent.
Benim de kirayı ödemem lazımdı. Kalçasını kırdı.
He needs to pay.
Bunun bedelini ödemesi gerek.
Since it's the price I needed to pay to save your life.
Hayatını kurtarmak için o bedeli ödemem gerektiğinden beri.
I needed to pay the rent.
Benim de kirayı ödemem lazımdı.
He pinched a wad off my husband and needed to pay him back.
Kocamdan para sızdırmıştı ve geri ödemesi gerekiyordu.
Gramps needs to pay his auto club bill.
Büyükbaba otomobil kulübünün faturalarını ödemesi gerekecek.
the man still needs to pay his rents.
olsa kiranın ödenmesi gerekiyor.
Results: 41, Time: 0.0556

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish