NOT TO DO THAT in Turkish translation

• bunu yapmamasını
• onu yapmamasını
• bunu yapmamaya
• bunu yapmamanı
• bunu yapma

Examples of using Not to do that in English and their translations into Turkish

Tom considered telling Mary not to do that.
Tom, Maryye bunu yapmamasını söylemeyi düşündü.

You should tell Tom not to do that anymore.
Toma artık onu yapmamasını söylemelisin.

Be careful not to do that.
Bunu yapmamaya dikkat edin.

Weitz told you not to do that, Rich!
Weitz sana bunu yapma demişti Rich!

Not to do that. Rebecca, I"m strongly asking you.
Rebecca, bunu yapmamanı şiddetle rica ediyorum.

I wondered whether or not Tom had told Mary not to do that.
Tomun Maryye bunu yapmamasını söyleyip söylemediğini merak ettim.

You should tell Sami not to do that anymore.
Samiye artık onu yapmamasını söylemen gerekir.

I decided not to do that.
Bunu yapmamaya karar verdim.

I told you not to do that.
Sana bunu yapmamanı söylemiştim.

I told you not to do that.
Bu, X. Sana bunu yapma dedim.

I'm the one who told Tom not to do that anymore.
Toma artık bunu yapmamasını söyleyen kişi benim.

Tom asked Mary not to do that.
Tom Maryden onu yapmamasını istedi.

Tom persuaded Mary not to do that.
Tom Maryyi bunu yapmamaya ikna etti.

I will have to ask you not to do that.
Senden bunu yapmamanı istemek zorundayım.

I told her not to do that.
Ona bunu yapmamasını söylemiştim.

I have asked Sami several times not to do that.
Samiden birkaç defa onu yapmamasını istedim.

Tom and Mary tried to convince John not to do that.
Tom ve Mary Johnu bunu yapmamaya ikna etmeye çalıştılar.

Dr. Haryana specifically said not to do that.
Dr. Haryana özellikle bunu yapmamanı söyledi.

Tom knew that Mary was unlikely to ask John not to do that.
Tom, Marynin Johndan bunu yapmamasını istemeyeceğini biliyordu.

Tom is the one who convinced Mary not to do that.
Tom Maryyi bunu yapmamaya ikna eden kişidir.