OTHER DATA in Turkish translation

Like all iOS devices, the iPad can sync content and other data with a Mac or PC using iTunes,

IPad, tüm iOS cihazlarında olduğu gibi içeriği ve diğer verileri iTunes kullanarak bir Mac

In computer science, an offset within an array or other data structure object is an integer indicating the distance(displacement)

Bilgisayar bilimlerinde, dizi veya diğer veri yapı nesnesindeki bir ofset, nesnenin başlangıcından,

Other data can make the view more specific, such as tilt, heading, altitude, which together define a"camera view" along with a timestamp or timespan.

Diğer veriler, birlikte bir zaman damgası veya zaman ile birlikte bir'' kamera görüntüsü'' tanımlamak için doğru eğerek, başlık, yükseklik, gibi, görüntüleyebilirsiniz ve daha spesifik yapabilirsiniz.

we might even exchange email list and other data with these partners.

Bazen ortaklarımızla e-posta listelerimizi ve diğer verilerimizi de paylaşıyoruz.

This allows the user to post-process the received data to produce a more accurate result- usually with other data unknown to the original receiver, such as better

Genellikle, ölçüm sırasında atmosferik koşulların daha iyi bir model olarak, esas alıcıya bilinmeyen başka verilerle birlikte- bu işlem sonrası kullanıcı,

and all other data available to build a more realistic version of this-- This character,

mevcut tüm diğer verileri bunun daha gerçekçi bir bir versiyonunu oluşturmak için kullan ve sonra da karakteri şekillendirmek için benim kavramsal tepkimin eş

the system must be built with the participation of information sources and other data providers that have been identified in the information map,

sistemin bilgi haritasında belirlenen bilgi kaynakları ve diğer veri sağlayıcıların katılımıyla tanımlanması gerekmekte olup,

Inheritance allows one data type to acquire properties of other data types.

Kalıtlama diğer veri türlerinin özelliklerinden bir veri türü elde etmeyi sağlar.

MANNING: Now people began to believe Vine, and they started to find symmetrical patterns in other data.

Artık insanlar, Vinea inanmaya ve ve diğer verilerde de simetrik biçimler bulmaya başlamıştı.

According to the most widespread hypothesis, they are transmitted by prions, though some other data suggest an involvement of a Spiroplasma infection.

En yaygın hipoteze göre prionlar tarafından oluşturulur, diğer bazı verilere göre ise Spiroplasma enfeksiyonu sorumlu tutulmaktadır.

He thought it would be a good idea to keep Ben to take the heat in casthe other data shit hits the fan.

Başka bir veri skandalı daha götümüzde patlarsa… suçu üstlensin diye Beni tutmanın iyi bir fikir olabileceğini düşündü.

The platform was intended to be a collaboration and research platform and should also serve as an integration platform for various other data analysis projects.

Platform, integrasyon analizi ve diğer veri işleme projelerine hizmet verecek işbirliği ve araştırma platformu şeklinde tasarlandı.

And the other An hour and a half of it on the record: was devoted to music half hour contains all of the other data.

Ve diğer yarım saatinde diğer verileri içeriyordu. Bir buçuk saati müziğe ayrıldı.

A metatable is the section of a database or other data holding structure that is designated to hold data that will act as source code or metadata.

Metatablo, kaynak kodu veya meta veri olarak hareket edecek verileri tutmak için belirlenmiş yapıyı tutan bir veritabanının veya diğer verilerin kesitidir.

But if you can cross-reference this with the other data, then you're basically replaying the roll of the FBI agent

Ama eğer bunu başka bir veriyle karşılaştırabilirseniz, aslında FBI ajanının rolünü tekrar oynuyor

With any other data we had on her, which wasn't much, but… Pins. Whenever we found convergence, we back-checked those numbers and ran a search merge.

Geri kontrolünü yapıp, elimizdeki fazla olmayan diğer verilerle birleştireceğiz. Kesişen bir nokta bulduğumuzda, numaraların.

Yes? If I were to give you this gift basket… based on that action alone and no other data… infer and describe the hypothetical relationship that exists between us?

Buyrun? Başka bir veri olmayan, tek bir eyleme dayalı olarak… size bu hediye sepetini verseydim… aramızdaki kuramsal ilişkiyi… nasıl ifade edip ve tanımlarsınız?

If I were to give you this gift basket, based on that action alone and no other data, infer and describe the hypothetical relationship that exists between us?

Eğer bu sepeti size hediye olarak verseydim başka bir bilgi olmadan, sadece bu olay üzerine aramızdaki kuramsal ilişkiden ne sonuç çıkarıp ilişkiyi nasıl tanımlarsınız?

there is medical literature that is very difficult to resolve with this other data, which suggests that car seats are dramatically better.

Oto koltuklarının önemli ölçüde daha iyi olduğunu gösteren diğer verilerle açıklanması çok zor olan tıbbi bir literatür var.

Evidence found on the site and all the other data After analyzing all the information from the black boxes, made available to the press, we can arrive at some conclusions… testimonies from the people involved.

Kara kutulardan alınan bütün bilgilerin analiz edilmesinden… olaya karışan kişilerden alınan ifadelerden… olay yerinde bulunan kanıtlardan ve basına sunulan… diğer bütün verilerden sonra bazı sonuçlara varabiliriz.