PURIFY in Turkish translation

['pjʊərifai]
['pjʊərifai]
arıtmak
to purify
arındır
to purge
purify
cleanse
be absolved
temizle
clean
clear
to purify
to cleanse
scrub
washing
wiping
saflaştıracak
pure
naive
gullible
raw
solid
sheer
purely
impure
purity
mere
temize çıkarır
tertemiz kılsın
to purify
temiz
clean
clear
fresh
pure
neat
tidy
decent
arındırsın
to purge
purify
cleanse
be absolved
arındırıp
to purge
purify
cleanse
be absolved
arındırman
to purge
purify
cleanse
be absolved
arıt
to purify
saflaştırsın
pure
naive
gullible
raw
solid
sheer
purely
impure
purity
mere

Examples of using Purify in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
May this dagger… purify the soul.
Ruhunu saflaştırsın. Bu hançer.
What initiation? For starters… you have to purify yourself in the waters of Lake Minnetonka?
Öncelikle… kendini Minnetonka Gölünün sularında arındırman gerekirdi. Ne testi?
Purify me for this task.
Bu görev için beni arındır.
Jesus, God… purify me! Amen!
Amin. Tanrım, Tanrım… beni Temizle!
May this holy water purify the skin.
Kutsal su derisini saflaştırsın.
In the waters of Lake Minnetonka… you have to purify yourself What initiation? For starters?
Öncelikle… kendini Minnetonka Gölünün sularında arındırman gerekirdi. Ne testi?
Purify my flesh. The Invisible awaits.
Yoklar Diyarı bizi bekliyor. Bedenimi arındır.
Amen. Jesus, God, purify me!
Amin. Tanrım, Tanrım… beni Temizle!
The Invisible awaits. Purify my flesh.
Yoklar Diyarı bizi bekliyor. Bedenimi arındır.
Get some crud off, purify the air, you understand?
Biraz toz al, havayı temizle, anlıyor musun?
Cleanse his soul. Purify his flesh.
Ruhunu temizle. Bedenini arındır.
And purify your clothes.
Ve elbiseni temizle.
Prepare my soul. Purify my flesh.
Ruhumu amade et. Bedenimi arındır.
Purify my flesh, protect my soul.
Ruhumu amade et. Bedenimi arındır.
Purify my flesh. Prepare my soul.
Ruhumu amade et. Bedenimi arındır.
Protect my soul. Purify my flesh.
Ruhumu amade et. Bedenimi arındır.
Please purify us again this year.
Lütfen bu yıl bizi bir kez daha arındır.
Better to run towards a great holocaust that will purify everything.
Her şeyi arındıracak büyük bir kıyıma doğru koşmak daha iyi.
Aduki beans purify the blood and flush out toxins.
Aduki fasülyesi kanı temizliyor ve toksinleri temizliyor..
I have to purify my store.
Dükkanımı temizlemek zorundayım.
Results: 146, Time: 0.0557

Top dictionary queries

English - Turkish