Examples of using Rice cake in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
He used to like rice cake and buckwheat paste for snacks.
Pirinç kekini ve mezelerden de karabuğday ezmesini sever.The hot and spicy sauce and slippery rice cake My gosh.
How would she make rice cake with bananas? You dummy.
Pirinç kekini muzla nasıl yapacak? Salak.When the restaurant is closed, she will make me banana rice cake.
Restoran kapalıyken bana muzlu pirinç keki yapacaktı.A Filipina activist once said to me,"How do you cook a rice cake?
Filipinli bir aktivist bir gün bana,'' Pirinç kekini nasıl pişirirsin?I wasn't sick that day because of the banana rice cake.
O gün hastalanmamın nedeni muzlu pirinç keki değildi.Take the beef out of my rice cake soup.
Pirinç kekimde inek eti istemem.Rice cake and pancakes.
Pirinç kekiyle gözleme.It's a piece of rice cake!
Bir parça pirinç kek!But I love Granny's sweet rice cake.
Ama büyükannenin pirinç keklerine bayılıyorum.You know that, rice cake. Oh, I'm coming!
Bunu biliyorsun, pirinçli kekim. Oh, geliyorum!That rice cake won't do.
Alır mısın? Pirinç kekinden fazlası gerek.Excuse me, how much is the injeolmi rice cake?
Affedersiniz, injeolmi pirinç kekleri ne kadar?You're right. That's why I spent it on rice cake skewers.
O yüzden pirinç kekine harcadım. Haklısın.You can have my little, 99-pound rice cake.
Sen de benim 45 kiloluk pirinç kekimi alırsın.And Jeong-hyeon. The rice cake, the party, the scarf.
Hepsi. Atkı da ve Jeong Yeon da… Pirinç kekleri de, ziyafet de.While you were sleeping, I even had an omegi rice cake.
Sen uyurken ben omegi pirinç keklerinden de yemiştim.You know that, rice cake.
Bunu biliyorsun, pirinçli kekim.give an offering and take this rice cake.
lütfen bağışınızı yapın ve pirinç kekinizi alın.Give an offering and take this rice cake.
Bağışınızı yapın ve pirinç kekinizi alın.
