ROLLING AROUND in Turkish translation

['rəʊliŋ ə'raʊnd]
['rəʊliŋ ə'raʊnd]
yuvarlanarak mı

Examples of using Rolling around in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
it wouldn't be good for anybody if I end up rolling around in the parking lot with one of the most powerful men in Hollywood.
Hollywoodun kavga ederken gelmesi hiçkimse için iyi olmaz. en güçlü adamlarından biriyle yuvarlanarak.
Rolling around in the parking lot I'm not scared of him, but it wouldn't be good for anybody if I end up with one of the most powerful men in Hollywood.
Korkmuyorum, ama benim sonumun, bir park yerinde, Hollywoodun kavga ederken gelmesi hiçkimse için iyi olmaz. en güçlü adamlarından biriyle yuvarlanarak.
And then they roll around, and then they explode.
Ondan sonra etrafta yuvarlanıyorlar, sonra da patlıyorlar.
Uh, just roll around. That's me!
Biraz yuvarlan, geçer. Ben yanıyorum!
Just roll around, dad.
Biraz yuvarlan, geçer baba.
That's me! Uh, just roll around.
Biraz yuvarlan, geçer. Ben yanıyorum.
Just roll around.
Biraz yuvarlan.
Just roll around, Dad, you will be all right.
Biraz yuvarlan, geçer baba.
I have such a deep admiration for guys who roll around on the floor with other guys.
Diğerleriyle beraber ortalıkta yuvarlanmanıza… çok derin bir hayranlık duyuyorum çocuklar.
No one rolls around like that in their sleep. Right?
Kimse uykusunda öyle yuvarlanmaz. Değil mi?
Roll around and lift those legs up.
Yuvarlan ve bacaklarını kaldır.
Just get really crazy and roll around in the hay.
Hadi, çılgınca davranalım ve yuvarlanalım samanlıkta.
Never rolled around in the mud.
Asla çamurda yuvarlanmamışsın.
Tom and Mary rolled around in the grass.
Tom ve Mary çimde yuvarlandı.
Room to what, roll around on the couch with some boy named Dink?
Ne için? Dink adlı bir çocukla kanepede yuvarlanmak için mi?
Grab the sides and roll around.
Kenarlarından tutup yuvarlan.
We watched the poor thing roll around on the porch.
Biz de zavallı şeyin verandada yuvarlanmasını izledik.
Fine. Roll around on the floor, baby.
İyi bakalım, zeminde yuvarlan, bebecik.
Forget that! Roll around on the ground!
Boş versene. Yerde yuvarlan.
That's me! Uh, just roll around.
Ben yanıyorum. Biraz yuvarlan.
Results: 41, Time: 0.0477

Rolling around in different Languages

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish