TECHNOLOGY in Turkish translation

• teknoloji
• technology
• teknolojisi
• teknolojiyi
• teknolojinin

Examples of using Technology in English and their translations into Turkish

HYDRA's using my technology against me?
HİDRA benim teknolojimi bana karşı mı kullanıyor?

I saw various instruments-- technology unfamiliar to me.
Aşina olmadığım teknolojilere ait çeşitli aletler vardı.

Your holodeck technology might offer us an alternative-- a new way of life.
Sizin bu sanal güverte teknolojiniz, alternatif yeni bir yaşam şeklini bize sunabilir.

Seems to specialize in outdated GD technology.
Modası geçmiş GD teknolojileriyle ilgileniyor gibi görünüyor.

Observe their new technology.
Onların yeni teknolojilerine bir bak.

They may have other Goa'uld technology.
Başka Goauld teknolojilerine sahip olabilirler.

Are you implying that our technology is some kind of trickery?
Bizim teknolojimizin biraz hilekarca olduğunu mu ima ediyorsun?

I am this close to making my technology profitable, Pamela.
Teknolojimi kârlı hâle getirmeye çok yakınım Pamela.

Your technology, my blood… Blood.
Senin teknolojin, benim de kanım.

And it controls everything. My technology has spread to every corner of the planet.
Teknolojim gezegenin her köşesine yayıldı ve her şeyi kontrol ediyor.

My technology has spread to every corner of the planet
Teknolojim gezegenin her köşesine yayıldı

My technology has spread throughout corners of the planet
Teknolojim gezegenin her köşesine yayıldı

To seize control of our planet. Think how easy our technology has made it.
Teknolojimizin, gezegenimizi kontrol etmek için işleri ne kadar… kolaylaştırdığını düşün.

David, you unlocked part of their technology.
David, teknolojilerinin bir kısmını çözdün.

Build the future. Your technology has the capacity to change the world.
Teknolojin dünyayı değiştirme, geleceği inşa etme kapasitesine sahip.

Your technology has the capacity to change the world, build the future.
Teknolojin dünyayı değiştirme, geleceği inşa etme kapasitesine sahip.

All their technology against my Evie.
Bütün teknolojilerine karşı benim Eviem.

Your technology can't be used to portal uranium out of the reactor.
Sizin teknolojiniz uranyumu reaktörden çıkarmak için kullanılamıyordu.

They're combining our technology seamlessly!
Hiç sorunsuz kendilerini bizim teknolojimizle bütünlestiriyorlar. Inanilmaz!

We can not allow, So that our technology can reach you.
Teknolojimizin sizin elinize geçmesine müsaade edemeyiz.