TO GET TO ME in Turkish translation

• bana ulaşmak için
• beni yakalamak için
• bana ulaşabilmek için
• beni almak için
• bana ulaşmaya
• gelinceye dek üstüne gitmeye devam edececeğini söyledi ne bana
• beni ele
• beni bulmanız

Examples of using To get to me in English and their translations into Turkish

You know, the sick thing is, you killed her to get to me.
Biliyormusun, berbat olan, beni yakalamak için onu öldürmen.

Well the people that are looking for it murdered Bigelow to get to me.
Onu arayan insanlar bana ulaşmak için Bigelowu öldürdüler.

It's using Paulie as bait to get to me.
Beni alma için Paulieyi yem olarak kullanacak.

He was using Wood to get to me.
Woodu bana ulaşmak için kullanıyordu.

He's using my team to get to me.
Bana ulaşmak için ekibimi kullanıyor.

Someone was trying to get to me.
Biri bana ulaşmaya çalışıyordu.

Many boys tried to get to me through her.
Onun aracılığıyla bana ulaşmaya çalışırlardı.

To get to me. I don't know why, but he was gonna use this man.
Neden bilmiyorum; ama bana ulaşmak için o adamı kullanacak.

If you wanted to get to me, you should have picked someone better.
Eğer bana ulaşmak istiyorsan daha iyi birini seçmeliydin.

They tried to get to me, but I punched a lot of holes in them.
Bana ulaşmaya çalıştılar ama onlara çok fazla delik açtım.

Gonna use this man to get to me. I don't know why. But he was.
Neden bilmiyorum; ama bana ulaşmak için o adamı kullanacak.

Did you date her to get to me?
Bana ulaşmak için mi çıktın?

Can't you see they're using you to get to me?
Bana ulaşmak için seni kullanıyorlar?

They tried to get to me and said.
Bana ulaşmaya çalışırken tek söyledikleri.

You were using it as a receptacle for yourself in order to get to me.
Bana ulaşıp, benimle bütünleşmek için priz niyetine kullanıyordun.

Yes, to get to me.
Evet, bana ulaşmak için.

They're trying to get to me through you.
Senin aracılığınla bana ulaşmaya çalışıyorlar.

They're dead because he was trying to get to me.
Beni yakalamaya çalıştığı için öldüler.

He's playing you to get to me.
Bana ulaşmak için seninle oynuyor.

My stature intimidates her, so she's using you to get to me.
Endamımdan gözü korktuğu için seni kullanarak bana ulaşmaya çalışıyor.