VALIDATION in Turkish translation

onay
approval
confirmation
consent
blessing
ratification
verification
confirm
authorization
validation
endorsement
onaylama
to confirm
approve
approval
to endorse
to verify
agree
to validate
to acknowledge
geçerliliğin
valid
current
good
effective
viable
probable
admissible
same
legitimate
applicable
validation
onaylanmaya
approval
confirmation
consent
blessing
ratification
verification
confirm
authorization
validation
endorsement
onayına
approval
confirmation
consent
blessing
ratification
verification
confirm
authorization
validation
endorsement

Examples of using Validation in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I didn't have time to get the validation.
Onay alacak vaktim yoktu.
Internal Validation.
Dahili Onaylama.
You're never gonna get enough validation.
Asla yeterince onay alamayacaksın.
How did you know that? Validation, I suspect.
Bunu nasıl biliyordun? Onaylama, sanıyorum.
You know the drill, money or the validation.
Meseleyi biliyorsun… Para ya da onay.
Enable spell-checking for validation of the OCR result.
OCR sonucunun geçerliliği için yazım denetimini aç.
They just need validation.
Sadece onaylamaya ihtiyaçları var.
I didn't have time to get the validation.
Onayı alacak vaktim yoktu.
That absolute death-wish, for the recognition, validation, and credibility.
Bu da tanınmak, onaylanmak ve kabul edilmek için ölümcül bir istek.
Looks like the best way to handle justin, i think a validation strategy.
Bence geçerlilik stratejisi Justini zapt etmek için en iyi yol.
This is a beautiful feeling of complete validation.
Bütünüyle onaylanmak çok güzel bir his.
We're like junkies chasing validation.
Onaylanma peşinde koşan keşler gibiyiz.
I'm in a real rush. I didn't have time to get the validation.
Acelem var. Onayı alacak vaktim yoktu.
You will always be that pathetic little boy, looking for validation.
Daima onaylanma peşinde, acınası, küçük bir çocuk olacaksın.
Online Certificate Validation.
Çevirimiçi Sertifika Doğrulması.
Online Certificate Validation.
Çevirim İçi Sertifika Doğrulması.
Attention, validation.
Dikkatini, Onaylamanı.
I just need validation all the time.
Her seferinde birinin beni onaylamasına ihtiyacım var.
That night, Miranda finally got her validation.
O gece, Miranda nihayet istediği onaylamaya kavuştu.
When they respect us… when we're given their validation, we feel secure.
Bize saygı duyduklarında… bizi onayladıklarında kendimizi güvende hissederiz.
Results: 136, Time: 0.0799

Top dictionary queries

English - Turkish