YOU CAN BLAME in Turkish translation

[juː kæn bleim]
[juː kæn bleim]
suçlayabilirsin
you can blame
you can accuse

Examples of using You can blame in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I didn't have the pleasure. You can blame your allegiance to Valentine for that.
Bunun için Valentinee olan sadakatinizi suçlayabilirsiniz. Zevk duymadım.
You can blame me for that one.
Bunu biri için beni suçlayabilir.
You can blame them for not staying safe.
Güvende olmadıkları için onları suçlayabilirsiniz.
You can blame yourself for not protecting them.
Onları korumadığınız için kendinizi suçlayabilirsiniz.
You can blame my father. You can blame me.
Beni suçlayabilirsin. Babamı da suçlayabilirsin.
Well, sir, you can blame me.
Bakın efendim, beni suçlayabilirsiniz.
You can blame him for that.
Bunun için onu suçlayabilirsiniz.
Oh well, you can blame another witch.
Öyleyse başka bir cadıyı suçlayabilirsiniz.
You can blame me for losing the sword… But please trust that I will
Kılıcı kaybettiğim için beni suçlayabilirsin… ama lütfen güven,
You can blame me all you want, but the story is out there,
İstediğin kadar beni suçlayabilirsin ama haber dışarıda bir yerde
You can blame me for losing the sword but trust me, I will get
Kılıcı kaybettiğim için beni suçlayabilirsin. Ama güven bana,
You can blame me all you want. To just take a moment and ask.
Babası büyüyor… sadece bir dakikanı ayır ve sor… Beni istediğin kadar suçlayabilirsin.
As long as you can blame it on the promise. You promised your brother you would euthanize him, and you think you won't feel bad about it.
Kardeşine ona ötenazi yapacağına söz verdin… ve suçu söz vermenin üzeri attığın müddetçe kötü hissetmeyeceğini düşündün.
You can blame us.
Suçu bize atabilirsiniz.
You can blame my father.
Babamı da suçlayabilirsin.
You can blame Ser Davos.
Sör Davosu suçlayabilirsin.
You can blame me, Joe.
Beni suçlayabilirsin Joe.
You can blame yourself for that.
Bunun için kendini suçlayabilirsin.
You can blame everything on it.
Her suçu onun üstüne atabilirsin.
You can blame me for everything!
Her şey için beni suçlayabilirsin!
Results: 3929, Time: 0.0547

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish