Examples of using You will go in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
And you will go.
You will go see the general and tell him I want a divorce.
Generali görmeye gidip boşanmak istediğimi söyleyeceksin.Yes, just like I know you will go to this new school.
Şu yeni okula gideceğini bildiğim gibi. -Evet.You will go with Samy, he will choose the cars.
No comment. You will go to prison to protect fanning?
Fanningi korumak için hapse mi gireceksin? Yorum yok?You will go to your grave just wondering what I did.
Owned by a friend of mine. You will go work in a restaurant.
Bir restoranda çalışmaya gidiyorsun… sahibi bir arkadaşım.Right. You will go outside, and I will greet you inside.
You will go first.
Önce sen gideceksin.And you will go begging to have him exempted from the army.
Ve gidip onun askeriyeden muaf olması için yalvarırsın.You will go now.
Artık gidin.You will go to prison to protect Fanning?- No comment.
Fanningi korumak için hapse mi gireceksin? Yorum yok.What if she doesn't? Then you will go alone.
Ya seçmezse? O zaman yalnız gidersin.And then you will go?
Sonra gidecek misin?You will go work in a restaurant owned by a friend of mine.
Bir restoranda çalışmaya gidiyorsun… sahibi bir arkadaşım.You will go with him to the queen's castle and steal the Loc-Nar.
Kraliçenin kalesine onunla gidip, Loc-Narı çalacaksınız.You will go before Viktor… and tell him exactly what I tell you to!
Victorın karşısına çıkacaksın ve ona sana ne dersem onu söyleyeceksin!You will go.
Sen gideceksin.Mae and you will go right now.
Mae ile birlikte gidin hemen.You will go straight to the gas chamber for this one.
Bunun yüzünden doğruca gaz odasına gireceksin.
