ŞU SENIN in English translation

• that your
• is that your
• that you
• the one you
• there's your
• don't you check out

Examples of using Şu senin in Turkish and their translations into English

Şu senin kızın mı?
Is that your daughter?

Şu senin Wing Chun stilin çok hızlıymış.
It seems to me that your Wing Chun fists is the fastest.

Şu senin Wing Chun stilin… çok hızlıymış ve yenilmezmiş.
It seems to me that your Wing Chun fists is the fastest.

Şu senin çantan mı?
Is that your backpack?

Şu senin kulüben mi?
Is that your cabin?

Şu senin arkadaşın değil mi?
Isn't that your buddy?

Şu senin kulüben mi?
Is that your cabin? Is that your?.

Ama şu senin hekimin ölü olduğu hiç aklının ucundan geçti mi acaba?
But has it crossed your mind that your professor is… dead?

Şu senin karavanın mı?
Is that your van?

Bayan Pario, şu senin palton mu?
Ms. Parlo, is that your coat right there?

Lanet arabayı sür. Hey, Herb, şu senin karıştırıcın mı?
Drive the goddamn car! Hey, Herb, is that your Vitamix?

Şu senin araban mı?
Is that your car?

Ve bir de şu senin saç stilin var ya, adamım.
And you have that, you know, that hairdo you wear, man.

Şu senin.
Was that your.

Şu senin sürekli konuştuğun zamana
Like what about that time that you just kept on talking

Şu senin.
The guy you.

Şu senin Maci uyandır.
Get your Mac up.

Şu senin evlatlık çocuk,
Um, your foster kid,

Şu senin şirketteki?
The guy in your company?

Sen ve Sam Arsenault hâlâ şu senin hayır işinde ortak mısınız?
You and sam arsenault still partnering in your, uh, charity foundation?