ASLA BIRAKMAYACAĞIM in English translation

will never leave
asla bırakmayacağım
asla terk etmeyeceğim
asla terketmeyeceğim
hiç bırakmayacağım
asla ayrılmayacağım
asla gitmez
asla çıkmayacak
hiçbir zaman terk etmeyeceğim
hiçbir zaman bırakmayacağım
bir daha asla terk etmeyeceğim
i will never stop
asla durmayacağım
asla vazgeçmeyeceğim
asla bırakmayacağım
hiç vazgeçmeyeceğim
hiç bırakmayacağım
durmaya hiç
hiçbir zaman vazgeçmeyeceğim
am never gonna leave
i will never let
asla izin
asla müsaade etmeyeceğim
asla bırakmayacağım
sana olmasına asla izin vermeyeceğim
will never let
i'm never letting
i'm never gonna stop
i will never quit
asla bırakmayacağım
asla pes etmem
never gonna let
ain't never gonna quit
am not gonna leave ever

Examples of using Asla bırakmayacağım in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Hayır, asla bırakmayacağım.
No, I will never quit.
Mary, seni asla bırakmayacağım.
Mary, I will never leave you.
Hayatım, seni asla bırakmayacağım.
Sweetie, I'm never gonna leave you.
Kendim için savaşmayı asla bırakmayacağım.
I'm never gonna stop fighting for myself.
Çünkü asla bırakmayacağım.- Niye?
Why?-'Cause I ain't never gonna quit.
Senden asla vazgeçmeyeceğim Seni asla bırakmayacağım.
Never gonna give you up Never gonna let you down.
İlişkimiz için savaş vermeyi asla bırakmayacağım.
I will never stop fighting for us.
Affet beni. Seni asla bırakmayacağım.
I'm sorry. I will never leave you.
Hayır, asla bırakmayacağım.
I will never quit. No.
Çünkü asla bırakmayacağım.- Niye?
Cause I ain't never gonna quit.- Why?
Odysseus! Seni asla bırakmayacağım.
Odysseus! I will never leave you.
Onu aramayı asla bırakmayacağım.
I will never stop searching for her.
Tamam. Seni asla bırakmayacağım.
I'm not gonna leave, ever.- Okay.
Odysseus! Seni asla bırakmayacağım.
I will never leave you. Odysseus!
Oğlumu seviyorum… ve sevmeyi asla bırakmayacağım.
I love my son, and I will never stop loving him.
Tamam. Seni asla bırakmayacağım.
Okay. I'm not gonna leave, ever.
Peter.- Sevgilim, seni bir daha asla bırakmayacağım. Peter.
Darling, I will never leave you again. Peter… Peter.
Oğlumu seviyorum… ve sevmeyi asla bırakmayacağım.
And I will never stop loving him. I love my son.
Ne olursa olsun, seni asla bırakmayacağım.
I will never leave you. Whatever happens.
Her şeyi telafi edene kadar mücadeleyi asla bırakmayacağım.
I will never stop fighting until I make things right.
Results: 161, Time: 0.0308

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English