Examples of using Böyle bir hayat in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ya ben? Seninle böyle bir hayat yaşamak istemiyorum?
I don't wanna live a life like this with you. What about me?Ben böyle bir hayat istemedim.
This is not the life I wanted.Böyle bir hayat yaşarken doğru bir karar veremem.
That kind of life keeps me from deciding on anything.Ben böyle bir hayat bilmiyorum.
This kind of life. I have never known.Böyle bir hayat istedin mi?
Did you want a life like this?Böyle bir hayat, düşündüğünden daha heyecanlı
That life will be more excitingKaderimde böyle bir hayat olmadığını düşünmem ahmaklıktı.
I was Böyle bir hayat sürdürmek istemiyorum, baba.
I don't want to thrive on such a living, father.Böyle bir hayat sürmek istemiyorum!
No… I don't want to resume that life!Böyle bir hayat süreceğime, ölsem daha iyi.
I might as well die as lead such a life.Böyle bir hayat olmaz.
This is no kind of life.Böyle bir hayat aklıma bile gelmezdi.
I never imagined life beyond that.Böyle bir hayat yaşamak hoşuma mı gidiyor sanıyorsun?
You think I like living my life this way?Böyle bir hayat istemiyorum ben.
I don't want this to be our lives.This is no life for a wesen.Ben böyle bir hayat istemiyorum. Tamam mı?
All right? I don't want a life like this.Bana böyle bir hayat yaşattın? Niye.
Make me live this kind of life? Why did you.Böyle bir hayat yaşamanın ne kadar acınası olduğunu biliyorsun.
Böyle bir hayat… Ben uzun bir süre o durumdaydım.
That kind of life… I was in Jaanvide böyle bir hayat istiyor.
Jaanvi too wishes for such a life.
