Examples of using Belki başka in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yapacak çok işim var. Belki başka zaman.
Belki başka bir sefere, annenizden izin alınca.
Belki başka zaman, bay Neff.
Bu akşam olmaz dedim, belki başka zaman.
Aslında, belki başka bir zaman, Bay Getz.
Benim de.- Belki başka bir zaman.
Herneyse. Şey, herneyse, belki başka zaman, Dave.
Aç değilim. Belki başka bir zaman?
Daha yeni tuvalete gittim, belki başka zaman, dedim.
Belki başka bir zaman? Aç değilim.
Belki başka bir zaman? Aç değilim?
Belki başka baloda.
Belki başka zaman, Etkileyici.
Aç değilim. Belki başka bir zaman.
Hayır. Belki başka zaman.
Hayır. Belki başka zaman.
Şey, Milo, belki başka bir zaman.
Ona bir kardiyolog gerekecek, onunla… Belki başka zaman?
Belki başka bir zaman!
Sağ ol, belki başka bir zaman.