BIR ALGORITMA in English translation

Examples of using Bir algoritma in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ama artık kimse okumuyordu… yoksa bir algoritma tarafından yazılmış başlıklara mı bakıyorlardı… Binlerce kelime mi?
Thousands of words? But nobody was reading anymore, generated by an algorithm… or they were just glancing at the headlines?
şimdi özel bir algoritma kullanarak… belli noktaları karşılaştırıp sanatçıyı belirleyebiliriz.
we can spot specific identifiers. but now, using a neural AI algorithm.
bu bir makine, bu bir algoritma, kuralları uygularsın.
it's a machine, it's an algorithm, you apply the rules.
Bu fotoğraf bir kişi tarafından etiketlenmedi,… bir algoritma tarafından etiketlendi.
So… the photo wasn't tagged by a person, it was tagged by an algorithm.
Halbuki iş el becerisine gelince, el becerisine sahip olmak için nasıl bir algoritma çözmek gerektiği bile değil.
When it comes to being dexterous, it's not even clear what the algorithm is you have to solve to be dexterous.
Son gelişmeler ==2014 yılında planlanmış relaksasyon Jacobi yöntemi adıyla anılan bir algoritma düzeltmesi yayımlandı.
Recent developments==In 2014, a refinement of the algorithm, called"scheduled relaxation Jacobi method", was published.
Derin ağı araştırıp, bulunmak istenmeyenleri bulduğunu söylerler insanların çevrimiçi paylaştığı bilgileri kullanarak bir algoritma koleksiyonu kullanıyor ve bir dosya oluşturuyor.
They say he roams the Deep Web hunting those who don't wish to be found uses algorithms to build a dossier based on the information people give away.
Bak, aklıma kodlama hatalarını ve düzeltmelerini takip edebilecek bir algoritma fikri geldi.
See, I had this idea for an algorithm that could track coding errors and your fixes.
çok daha güçlü bir algoritma kullanılır.
not as strong as the algorithm used in WPA2.
Pekala elimde iletişimi yüksek ve düşük em spektrumlarına göre ayarlayabilecek bir algoritma var.
Okay, I came up with an algorithm to modulate the transmission between the upper and lower ends of the em spectrum.
Bu değer iki benzer görüntüyü çıkarmak için bir algoritma tarafından kullanılacaktır.
This value is used by the algorithm to distinguish two similar images.
Rankoldan ödünç aldığım anahtar kodları hatırlıyor musun? O bir algoritma… benim IMEXin şifresini çözmeme yardımcı oldu.
You know the key code that i borrowed from rankol? Mm-hmm. It was an algorithm that allowed me to decipher the imex.
bunları biyoloji bölümündeki fotoğraflarla karşılaştıracak bir algoritma setine ihtiyacım var.
now I need a set of algorithms to compare them against the Bio department's photo base.
Algoritma ne öğrenir öğrenmez… şuraya gidip bir algoritma üzerinde çalışacağım ben.
When I figure out what an algorithm is. I'm gonna work on an algorithm over there.
tarama yaptın mı… ya da Ciscoya şehirdeki elektromanyetik alanları… kontrol ettirecek bir algoritma daha çalıştırttın mı?
fields in the city? or having Cisco run another algorithm And what about a geological scan of the metal signature like last time?
Ciscoya şehirdeki elektromanyetik alanları… kontrol ettirecek bir algoritma daha çalıştırttın mı?
what about a geological scan or having Cisco run another algorithm to check?
tarama yaptın mı… ya da Ciscoya şehirdeki elektromanyetik alanları… kontrol ettirecek bir algoritma daha çalıştırttın mı?
like last time or having Cisco run another algorithm to check And what about a geological scan the electromagnetic fields in the city?
Ciscoya şehirdeki elektromanyetik alanları… kontrol ettirecek bir algoritma daha çalıştırttın mı?
fields in the city? or having Cisco run another algorithm to check And what about a geological scan?
Deterministik bir algoritma.
It's a deterministic algorithm.
Bir algoritma değildi.
It was no algorithm.
Results: 1128, Time: 0.0237

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English