Examples of using Bir bölümünü in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ramayananın bir bölümünü unutmuşsun.
Hayatının çok acı dolu bir bölümünü ona tekrar yaşamasını söylüyorsunuz.
Hayatının bir bölümünü kaybetmek nasıldır, bildiğim için.
Bir bölümünü kırabildim.
O, konuşmanın bir bölümünü unuttu ve bir süre uydurmak zorunda kaldı.
Ülkemizin bir bölümünü çalmaya çalışıyorlar!
Kitabın bir bölümüne inanıp da bir bölümünü inkar mı ediyorsunuz?
Sanki hafızasının bir bölümünü kaybetti.
Barbekünüzün bir bölümünü size geri vereceğim.
Bay Jackson, mal varlığının bir bölümünü eski karısına verildiği görülüyor.
Sanırım bacağın bir bölümünü almaları gerekir.
Sana bir bölümünü okumayı çok isterim.
Böylece haritanın bir bölümünü kendilerine benzeyen… farklı bir şehirden gönderirlerdi.
Bir bölümünü yerel telefon kulelerinin birindeki… hafızadan kurtardım.
Albay Hodges, savunmasının bir bölümünü Albay Childersin… savaş deneyimi üzerine kurdu.
Bir bölümünü bile kaçırmadım.
Bir bölümünü gizleriz. belki havlu gibi şeyle.
Sana söylüyorum, kendimin bir bölümünü kaybetmiş gibi hissediyorum.
Siz Seinfeldin bir bölümünü hatırlıyorsunuz.- Hayranlar.
Siz Seinfeldin bir bölümünü hatırlıyorsunuz.- Hayranlar.