Examples of using Bir hamle in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Siyasi analistler bunun stratejik bir hamle olduğu konusunda birleşiyorlar. .
Political analysts agree that the move is strategic.Bir hamle yaparsan, hayatının hatası olur.
Make a move, it will be the mistake of your life.Rakibinin bir hamle yapmasını bekleme.
Don't wait for your opponent to move.O heriflerin hiçbirinde bir hamle yapacak yürek yoktu.
Bir hamle yapmamı beklediğini görebiliyordum.
And I could tell she wanted me to make a move.Bir hamle yapman lazım.
You gotta go make a move.Ve şimdi son bir hamle için pençelerini keskinleştiriyor.
Eğer hemen bir hamle yapmazsan, kaybedeceksin.
Bir hamle yapmazsak Feratti kaybedecek.
Neden gidip bir hamle yapmadın?
Why didn't you go and make a move?İlk önce bir hamle yaparsanız, mızrakları ve kılıçları yenemezdiniz.
If you make a move first, Eğer şimdi bir hamle yaparsa.
Yarın sabah bir hamle daha yapacağız.
Bir hamle yaparsanız ateş ederiz.
If you make a move, we will fire.Bir hamle yaparsak, onlar da yapar.
We make a move, they Çünkü bu bir hamle, dostum.
Cause it's a move, man.Eğer bir hamle yapacak olsaydı, şimdiye kadar yapardı.
If she were gonna make a move, she would have done it by now.Bir hamle yaparsan, kim olduğunu belli etmiş olursun.
She's baiting us. You make a move, Nasıl bir hamle?
What kind of move?Sonra bir hamle yaptınız ve hepsi anlam kazandı.
And it all 
