Examples of using Bir taneye in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Lem… onların yıllık kadavraya ihtiyaçları yok. Hatta bir taneye bile yok.
hala playofflara yükselmek için bir taneye daha ihtiyaçları var.
kendini evinde gibi hissetmek istediğin bir yer istersen bir taneye sahipsin.
Sen kötü bir şey yaparsın, o başka bir taneye yol açar.- Ve sen farkına varmadan gerçekte kim olduğunu unutuverirsin.
4 saniye olur ama bir taneye indirmek zorunda kalıyorum, ama o bir taneye indirmek bile diğer üçünü hatırlamaya sebep oluyor.
Demek istediğim, bir taneye ihtiyacım olacak, dime, eğer herhangi bir zaman gerçek bir işim olacaksa
Bir tanecik Yahudi, Ekonomi kurtarma hareketimize nasıl zarar verebilir ki?
Ve bir tanede seni bir okla ayagindan vurmam gerektigini.
Bir tanesinde bir delik açmanı kim görmek istemez?
Neden bir tanede baban için yapmıyorsun?
İki bağımsız mini drone. Bir tanesinde saldırı, diğerinde savunma yeteneği var.
Bir tanesinde tarif var onların.
Her hafta bunlardan bir taneyi onu önemsediğimi göstermek için gönderdim.
Bir taneyi muzlarla, dondurulmuş çilek
Bir tanesinde Kar Beyaz var,
Bir taneden fazla alacak değilim.
Bir tanesinde Ralphin uyuşturucu kaçakçılığından yakalanıp mahkûm olduğu gösterilir.
Gitmisken bir tanede Bana al.
Diğerlerinden vazgeçmemi sağlayacak bir tanesiyle tanışmadım hiç.
Çok! Yalnız bir tanesiyle ciddiydi, bildiğim kadarıyla.