BIRAZCIK in English translation

little
küçük
biraz
ufak
minik
az
azıcık
küçücük
kısa
bit
biraz
bir parça
daha
azıcık
ufak
kısım
ısırdı
just
sadece
az önce
yalnızca
yeni
tıpkı
yeter
tam
hemen
biraz
daha yeni
just a little bit
biraz
azıcık
sadece biraz daha
ufak
sadece birazcık daha
sadece bir yudumcuk
slightly
biraz
hafif
az
daha
azıcık
kısmen
nispeten
tad
biraz
çocuk sakincasi

Examples of using Birazcık in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Gözleri birazcık ayrık.
Her eyes are a little far apart.
Onun da birazcık farklı türlerde olmak üzere bir filtre tekeri mevcuttur.
It also has a filter wheel, with a slightly different set of filters.
Ona birazcık ihtiyacım var.
I'm gonna need him for a little bit.
Azıcık birazcık Ri Sol-juya sulanmış olabilirim.
I just kinda sorta made a pass at Ri Sol-ju.
Bence bu birazcık daha önemli!
I think this is a little bit more important!
Belki birazcık destekle, böyle kalmaya devam eder.
With a little bit of support, maybe he will stay that way.
Sadece onlara birazcık şans ver.
Just give them half a chance.
Sadece birazcık şansa ihtiyacım var.
All I need is a little bit of luck.
Seni uyarayım, işler hatırladığından birazcık farklı bir hal almış olabilir.
Just to warn you, things are a little bit different than you remember them.
Bu birazcık hile olmuyor mu?
Isn't that kind of like cheating?
Sanırım sana birazcık aşık, fakat eminim bunu biliyorsun.
I think she's a little bit in love with you, but I'm sure you know that.
Birazcık şundan.
With a little bit of this, that.
Birazcık geç kaldım.
I was a little late.
Birazcık beyni olan adamlar seninle çalışmazlar ki.
Guy with half a brain wouldn't work for you.
Teşekkürler, birazcık daha az.
Thanks, to a slightly lesser degree.
Birazcık kaçırdım.
I missed a few.
Bu birazcık tuhaf.
That was a little awkward.
Pekala belki birazcık kişisel olabilir.
Well, maybe it was a little personal.
Birazcık aklı varsa vampirlerin onu bulamayacağı bir yerde saklanıyordur.
If he has half a brain, he will be hiding where vampires can't find him.
Bazı köpekler birazcık kurda benzerler.
Some dogs somewhat resemble the wolves.
Results: 10879, Time: 0.0624

Top dictionary queries

Turkish - English