Examples of using Birazdan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Senin birazdan hissedeceğinin yanında bu acı hiçbir şey.
FBI dikkat et. Birazdan göreceğiz.
Hizmetçi birazdan bize çay getirecek.
Seni birazdan öldüreceğim.
Senin birazdan hissedeceğinin yanında bu acı hiçbir şey.
Babam birazdan gelir, aşağıda bir kadınla konuşuyor.
Birazdan annen ve babanla uçağa bineceğiz.
Pekala. Birazdan.
Müdür birazdan sizinle görüşecek.
Birazdan orada olurlar.
Kendisi birazdan burada olacak.
Birazdan da fazla hatta. Mecazlar karışık geldiyse açıklayayım o zaman.
Birazdan. Dinliyor musun?
Birazdan dönerim işemem gerek. Aileye.
Ben ve Kent de birazdan… azgın amigo kızlara dönüşüp yiyişmeye başlayacağız.
Watson birazdan sana katılacak.
Birazdan burada olurlar.
Fawad, seninle birazdan üst katta buluşalım. -Anne, lütfen!
Birazdan döneceğim. Benim günlerim sensiz huzursuz.
Birazdan dönerim. Bu elektrikli bir araba.